Esas No: 2022/1683
Karar No: 2022/11798
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/1683 Esas 2022/11798 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/1683 E. , 2022/11798 K."İçtihat Metni"
Nitelikli hırsızlık suçundan sanık ...'un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-f ve 62. maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Sivas 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/12/2018 tarihli ve 2015/200 esas, 2018/836 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 18/01/2022 gün ve 2334-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/02/2022 gün ve 2022/11143 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 02/02/2021 tarihli ve 2020/30222 esas, 2021/1466 karar sayılı ilamında, "...5271 sayılı CMK'nun 196/2. maddesinde yer alan “Sanık, alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere, istinabe suretiyle sorguya çekilebilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, 5237 sayılı TCK'nun 142/2-h maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin cezanın alt sınırının 5 yıl olması karşısında, sanığın yakalama sureti ile başka mahkeme tarafından sorguya çekilemeyeceği gözetilmeden savunma hakkı kısıtlanarak yargılamaya devamla, mahkumiyetine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden,..." şeklinde belirtildiği üzere, sanık hakkında mahkumiyetine esas 5237 sayılı Kanun’un 142/2-f maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun alt sınırının 5 yıl olması karşısında, 5271 sayılı Kanun’un 196/2. maddesi gereğince sanığın istinabe sureti ile başka mahkeme tarafından sorguya çekilemeyeceği gözetilmeksizin, sanık hakkındaki yakalama kararının infazı sırasında Gaziosmanpaşa 3. Asliye Ceza Mahkemesince alınan savunmasına dayalı olarak ve savunma hakkı kısıtlanarak sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık ... hakkında mahkemenin 04/12/2018 tarihli kararıyla hırsızlık suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, diğer sanık ...’un kararı istinaf etmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin 28/06/2021 tarihli ve 2019/365 esas, 2021/1340 karar sayılı ilamıyla;
“...CMK'nın 196/2. maddesinde yer alan “Sanık, alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere, istinabe suretiyle sorguya çekilebilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, sanığa isnat edilen TCK'nın 142/2-f maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin cezanın alt sınırının 5 yıl olması nedeniyle sanığın yakalama sureti ile başka mahkeme tarafından sorguya çekilemeyeceği, mümkünse huzurda, mümkün değilse SEGBİS bağlantısı kurulmak suretiyle yöntemine uygun şekilde sorgusunun yapılması gerektiği gözetilmeksizin, hakkında çıkartılan yakalama emrine istinaden Ordu 1. Asliye Ceza Mahkemesi ve İstanbul 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nce alınan savunmalarına dayalı olarak karar verilmek suretiyle CMK'nın 193/1, 196/2 ve 289/1-e maddelerinin ihlâl edilmesi...” karşısında; bu sanık hakkında da hırsızlık suçundan bozmada belirtilen sebepten dolayı kanun yararına bozma yasa yoluna gelindiği anlaşılmış ise de;Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin 28/06/2021 tarihli bozmanın hükmü istinaf etmeyen sanık ...’a sirayet edecek olması, sirayet hükmünün uygulanması için istinaf etmeyen sanığın talepte bulunmasına gerek olmaması, kanundan kaynaklanan bir durum olması, bozma kararında sirayetin belirtilmemesinin kanuni bir eksiklik olmayıp, bu hususun mahkemece kendiliğinden gözetilip uygulanabileceği ilkeleri gereğince mahkemenin bu sanık yönünden sirayet sebebiyle yeniden duruşma açarak bozmada belirtilen ve kanun yararına bozma yasa yoluna gelen sebebi sanık hakkında uygulayabilecek olması, kanun yararına bozma yasa yolunun uygulanabilmesi için hukuka aykırılığın giderilebilmesinde başka bir hukuki yolun olmaması gerektiğinden ve belirtilen bozma sebebinin kanun yararına bozma gerekçesi yapılamayacağından (SİVAS) 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 04/12/2018 tarihli ve 2015/200 Esas – 2018/836 Karar sayılı karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 08/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.