Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/1596 Esas 2022/11787 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/1596
Karar No: 2022/11787
Karar Tarihi: 08.06.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/1596 Esas 2022/11787 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2022/1596 E.  ,  2022/11787 K.

    "İçtihat Metni"


    Konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/01/2021 tarihli ve 2020/7224 soruşturma, 2021/346 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii İnegöl Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/06/2021 tarihli ve 2021/2101 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 14/12/2021 gün ve 23957-2021 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/01/2022 gün ve 2021/158339 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Somut olayda, müşteki ... ile evli ...nın, müşteki ceza infaz kurumunda iken beraberlik yaşadığı şüpheli ...'ı, müşteki ile ortak ikametlerine kabul etmesi suretiyle konut dokunulmazlığını ihlal ettikleri iddiası ile şikayette bulunulması üzerine yapılan soruşturma sonucunda, atılı suçun unsurlarının bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,
    Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 03/06/2020 tarihli ve 2020/6815 esas, 2020/7017 karar sayılı ilamında yer alan " …kadın eşin, sanığın eve girmesine rıza göstermesi, yukarıda açıklanan, sanığın yakalanma şekli karşısında, 5237 sayılı TCK’nun 116/3-son cümle ve ifade edilen evlilik birliğinde aile bireylerinden birinin göstereceği rıza açıklamasının meşru bir amaca yönelik olması hükmü çerçevesinde değerlendirilemeyeceği, bu nedenle sanık R. hakkında atılı suçla korunan, TCK'nun 116. maddesinin gerekçesinde “Konut dokunulmazlığının ihlali, kişinin kendisine özgü barış ve sükununu ve yuvasındaki yaşamının sulh ve selametle cereyanı için var olması gerekli güvenlik duygusunun sarsılmasını ifade etmektedir. Bireylere karşı işlenen ve aynı zamanda onların muhtaç oldukları güvenlik ve sükunu ihlal eyleyen bu fiillerin, hürriyete karşı işlenen suçlar arasında bir suç olarak tanımlanması uygun görülmüştür.” şeklinde ifade edilen hukuki yararın ihlal edilmesi sebebiyle konut dokunulmazlığının ihlali suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerektiği halde yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile beraatine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş..." şeklindeki gerekçede belirtildiği üzere, müşteki ile resmi nikahlı ...nın, müştekinin cezaevinde bulunduğu sırada şüpheli ... ile birliktelik yaşadığı, bu birliktelik esnasında müşteki ... ve müşterek iki çocuklarının ikamet ettikleri konutlarına, şüpheli ...'ın birkaç kez gelerek müştekinin eşi ile birlikte olduğu, bu hususun şüpheli ve tanık ifadeleri ile doğrulandığı, meşru olmayan amaca yönelik ev sahibi rızasının geçerli olamayacağı ve şüphelinin müştekinin eşinin evli olduğunu bilmediğine dair beyanının ise suçtan kurtulmaya yönelik olup itibar edilemeyeceği nazara alındığında, şüphelinin üzerine atılı suçla ilgili delillerin kamu davasının açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu, bu delillerin mahkemesince takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, bir suçun işlendiği ihbarını alan Cumhuriyet savcısı, delil toplayıp maddi gerçeği araştırmaya başlayarak, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe bulunması halinde, aynı Kanun’un 170/2. maddesi uyarınca iddianame düzenleyip kamu davasını açmakla, yeterli şüphe bulunmaması halinde ise aynı Kanun’un 172. maddesi uyarınca kovuşturmaya yer olmadığına karar vermekle görevli bulunmaktadır. Cumhuriyet Savcısının kararına itiraz üzerine Sulh Ceza Hakimliğince (soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmez ise) dosya kapsamındaki deliller itibarıyla itiraz incelenip kabul veya reddedilecektir.
    Somut olayda, müşteki ... ile evli ...nın, müşteki ceza infaz kurumunda iken beraberlik yaşadığı şüpheli ...’nu, müşteki ile ortak ikametlerine kabul etmesi suretiyle konut dokunulmazlığının ihlali iddiası ile şikayette bulunulması üzerine yapılan soruşturma sonucunda, atılı suçun unsurlarının bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,
    Müşteki ile resmi nikahlı ...nın, müştekinin cezaevinde bulunduğu sırada şüpheli ... ile birliktelik yaşadığı, bu birliktelik esnasında müşteki ... ve müşterek iki çocuklarının ikamet ettikleri konutlarına, şüphelinin birkaç kez gelerek müştekinin eşi ile birlikte olduğu, bu hususun şüpheli ve tanık ifadeleri ile doğrulandığı, meşru olmayan amaca yönelik ev sahibi rızasının geçerli olamayacağı ve şüphelinin müştekinin eşinin evli olduğunu bilmediğine dair beyanının ise suçtan kurtulmaya yönelik olup itibar edilemeyeceği nazara alındığında, şüphelinin üzerine atılı suçla ilgili delillerin kamu davasının açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu, bu delillerin mahkemesince takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (İNEGÖL) Sulh Ceza Hakimliğinden kesin olarak verilen 03.06.2021 tarihli ve 2021/2101 Değişik İş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine,08/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara