Esas No: 2020/32585
Karar No: 2022/11748
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/32585 Esas 2022/11748 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2020/32585 E. , 2022/11748 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın yokluğunda verilen mahkumiyet kararının, sanığın savunmasında bildirdiği son adresi olan ...., Mahallesi, 1 ...Caddesi, Karadeniz ...Apartmanı, No:...,/...., /BURSA adresine tebliğ çıkartıldığı ve bu adreste bulunan eşi ...'ye 08/12/2015 tarihinde tebliğ edildiği, UYAP kayıtlarında yapılan incelemede sanığın eşinin isminin... olduğu ve sanığın tanımadığını belirttiği ve UYAP’taki aile nüfus kayıt örneğinde kayıtlı kişiler arasında yer almayan... adlı şahsa yapılan tebligatın usulsüz olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın öğrenme üzerine 16/12/2015 tarihli temyizinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede:
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanık hakkında katılan ...’ye yönelik mala zarar verme, katılan ...’na yönelik hakaret suçlarından kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, TCK’nın 125/1, 125/4 ve 151/1 maddeleri uyarınca hakaret ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet hükümleri kurulduğu, suç tarihinde mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamında bulunmaması nedeniyle uzlaştırmanın mümkün olmadığı anlaşılmış ise de; 151/1. maddesi kapsamındaki mala zarar verme suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alındığı, bu nedenle CMK’nın 253/3. maddesinin uygulanma koşullarının ortadan kalktığı, sanık ile katılanlar arasında söz konusu kanun değişikliğine göre, hakaret ve mala zarar verme suçları yönünden uzlaştırma işlemi uygulanıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 08/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.