Esas No: 2022/3473
Karar No: 2022/11889
Karar Tarihi: 09.06.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3473 Esas 2022/11889 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/3473 E. , 2022/11889 K.Özet:
İki sanık hakkında açılan kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme ve kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçlamalarıyla ilgili hükümler incelendi. İçişleri Bakanlığı vekilinin bu suçlardan doğrudan zarar görmediği için davaya katılma hakkı olmadığı belirtildi ve bu nedenle temyiz istemi reddedildi. Bir sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçlamasıyla verilen hüküm, Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararı ve 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtildiği için onandı. Diğer sanığın ve müşteki İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları kabul edildi ve kamu malına zarar verme suçlamasından hüküm bozuldu. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı, 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 260/1. madde ve fıkrası.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I- Şikayetçi İçişleri Bakanlığı vekilinin sanıklar ... ve ... hakkında kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan verilen beraat hükümleri ile sanıklar ... ve ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanıklar ... ve ... hakkında kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ile sanıklar ... ve ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçlarından açılan davada, suçtan doğrudan zarar görmeyen şikayetçi İçişleri Bakanlığı vekilinin bu suçlar bakımından davaya katılma hakkı bulunmadığından şikayetçi İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme yönelik sanık ...’in temyiz isteminin incelemesinde;
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
III- Sanık ... hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan müşteki İçişleri Bakanlığının, duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmediği, gerekçeli kararın tebliği üzerine müşteki vekilinin 01/04/2022 tarihli dilekçesi ile hükmü temyiz ettiği anlaşılmakla, müşteki kurumun 5271 sayılı CMK'nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Kamu malına zarar verme suçundan zarar gören kurumun duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle CMK’nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müşteki İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.