Esas No: 2021/5911
Karar No: 2022/12009
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/5911 Esas 2022/12009 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/5911 E. , 2022/12009 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasa'nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000 TL dahil adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
II-Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlara yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, 5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itiraza tabi olduğu, bu kararın temyizi mümkün olmadığından, 5271 sayılı CMK'nın 264. maddesine göre de, kanun yolunun ve merciinin belirlenmesinde yanılma, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağından, suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin dilekçesi itiraz niteliğinde kabul edilerek itirazın merciince incelenmesi için dosyanın incelenmeksizin istem gibi mahalline İADESİNE,
III-Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan, suça sürüklenen çocuklardan ... ve ... hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
1-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ...’nun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kayden 10/08/2001 doğumlu olup, suçun işlendiği 27/01/2016 tarihinde 12 yaşını doldurup 15 yaşını tamamlamadığı anlaşılan suça sürüklenen çocuk ... hakkında tayin olunan cezadan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 31/2. maddesi uyarınca 1/2 yerine, aynı Kanun’un 31/3. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılmak suretiyle fazla ceza tayin olunması,
3-(2) no’lu bozma ilamı doğrultusunda, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk ...’in işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılması gerekli olduğu halde, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması
4-İş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuklar ... ve ...’e verilen cezaların 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c maddesi uyarınca artırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
5-Gerekçeli kararda suça sürüklenen çocukların işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunu işlediği kabul edildiği halde, hükümde suç isminin iş yeri dokunulmazlığının ihlali yerine konut dokunulmazlığının ihlali olarak yazılması,
6-Müştekinin soruşturma aşamasında, iş yerinin çekmecesinde bulunan 50 TL tutarındaki bozuk paranın, 30 TL civarında değeri bulunan para kutusunun alındığını, iki adet sadaka kutusunun da alındığını, ancak bu kutuların içindeki para miktarını bilmediğini, kovuşturma aşamasında ise, para kutusunun değerinin 20 TL olduğunu, kasadan da 40 TL para alındığını, sadaka kutularının kendisine ait olmadığını beyan etmesi karşısında, suça sürüklenen çocuklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 145. maddesinin uygulanması şartlarının oluşup oluşmadığı tartışılmadan yazılı şekilde karar verilmesi,
7-Hırsızlık suçundan hüküm kurulurken, cezadan indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplerden olan etkin pişmanlık hükümlerine ilişkin 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesinin, yaş küçüklüğü nedeniyle cezadan indirim yapılmasına ilişkin aynı Kanun'un 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle 5237 sayılı TCK’nın 61/5. maddesine aykırı davranılması,
8-Kovuşturma aşamasında gerçekleşen etkin pişmanlık nedeniyle suça sürüklenen çocukların cezasından doğru bir şekilde 1/2 oranında indirim yapıldığı halde, uygulama maddesi olarak 5237 sayılı TCK’nın 168/2. maddesi yerine, aynı Kanun’un 168/1. maddesinin gösterilmesi,
9-Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK'nın 142/2-h, 143/1., 31/3 ve 168/2 maddeleri uyarınca hükmolunan 2 yıl 6 ay hapis cezasından aynı Kanun'un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken, 2 yıl 1 ay hapis cezası yerine hesap hatası sonucu 1 yıl 13 ay hapis cezasına ise hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümlerde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 13/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.