Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/33108 Esas 2022/12178 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık bir kişi hakkında hırsızlık ve tehdit suçlarından mahkumiyet hükümleri verilmiştir. Ancak yapılan incelemeler sonucu, hukuki sürecin yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Sanık hakkında uzlaştırma işlemi yapılması ve sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi zorunludur. Bu nedenle, sanık ve müdafiinin temyiz başvurusu kabul edilerek hükümler bozulmuştur.
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine göre öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi gerekmektedir.
6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiştir. Sanık eylemine uyan suçun uzlaşma kapsamına alınması gerekmektedir.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I – Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde,
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
II – Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan, sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde,
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak,
1. Dosya kapsamına göre, sanık ...’ın tüm aşamalarda istikrarlı bir şekilde dayısının oğlu olan sanık ...’in kendisini aradığını, birinden alacağı olduğunu ve bu alacağına karşılık adına para yatırılacağını, bankalara borcu olduğu için kendi hesabına yatan paranın bankalar tarafından hemen çekildiğini, senin hesabını kullanabilir miyim diyerek hesap numarasını istediğini, hesap numarasını vermesi üzerine daha sonra para yatınca haber verip çekmesini istediğini, kendisinin de parayı çekip sanık ... ile buluşup ona teslim ettiğini, bu paradan kesinlikle herhangi bir komisyon ya da pay almadığını beyan ettiğinin; sanık ...’in de sanık ...’ın bu beyanlarını doğrulayarak Turan'a paranın kimin tarafından gönderileceğini ve sebebinin ne olduğunu açıklamadığını belirttiğinin; sanık ...’ın hırsızlık kastıyla ya da sanık ...’in eyleminin hırsızlık olduğunu bilip ona yardım etme kastıyla hareket ettiğine dair dosya kapsamında herhangi bir delil bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanık ...’ın savunmalarının aksine, mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı nazara alınarak ve sanığın atılı suçu işlediği yönündeki kuşkunun sanık lehine yorumlanarak beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2. 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, sanık ...'in eylemine uyan TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen suçun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin ve sanık ...’nun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.