Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/6544 Esas 2016/6920 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6544
Karar No: 2016/6920
Karar Tarihi: 16.11.2016

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/6544 Esas 2016/6920 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, sanığın resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan mahkum olmasına rağmen, sanığın eyleminin kabahat olduğunu ve suç unsurlarının oluşmadığını belirtmiştir. İlgili kanun maddesi TCK'nun 206. maddesidir. Ancak, sanık hakkında idari para cezası verilmesi mümkün görülmemiştir. Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi eylemin gerçekleştiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, yeniden yargılama yapılmayacağı ve Kabahatler Kanunu'nun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında idari para cezası verilmeyeceği belirtilmiştir.
21. Ceza Dairesi         2016/6544 E.  ,  2016/6920 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    TCK"nun 206. maddesindeki "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, sanığın açıklamaları üzerine bir belge oluşturulması ve oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir gücü sahip olması gereklidir. Somut olayda hakkında yakalama kararı bulunan sanığın yakalanması amacıyla yapılan soruşturma kapsamında, görevli polislerin kendisine kimlik sorduklarında görevlilere ..."a ait sürücü belgesini ibraz etmek sureti ile resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu işlediği iddia olunan kamu davasında, görevlilerce ... adına düzenlenmiş bir belge bulunmaması nedeniyle, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun unsurlarının oluşmadığı, sanığın eyleminin Kabahatler Kanunu"nun 40. maddesinde düzenlenen kabahati oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasa"nın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre aynı Yasanın 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının eylemin gerçekleştiği 16.09.2011 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 1412 sayılı CMUK"nun 322 ve Kabahatler Kanununun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 16.11.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Hemen Ara