Esas No: 2020/2081
Karar No: 2022/9685
Karar Tarihi: 29.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/2081 Esas 2022/9685 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2020/2081 E. , 2022/9685 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacılar vekili; 01/08/2012 tarihinde, davalı Fakılı Otobüsçülük Şirketi’nin işleteni, ...’ın sürücüsü bulunduğu 27 H 0181 plaka sayılı ticari aracın yaya ...'ya çarparak ağır derecede yaralanmasına neden olduğunu, kaza sonucu küçük ....'in sol bacağının diz üstünden kesildiğini, ceza dosyası kapsamında alınan kusur raporunda davalı ...'ın tali kusurlu bulunduğunun rapor edildiğini, kaza sonucu küçük ......'in başkalarının yardım ve desteğine muhtaç hale geldiğini belirterek; davacı ... için 50.000 TL, davacı anne .... için 25.000 TL, davacı baba ...... için 25.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 15.000 TL, diğer davacılar davacılar için 7.500,00’er TL manevi tazminatıın kaza tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalılar vekilinin tüm temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Olay tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi) hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.
O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 tarihli ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hâkim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu olayda; davacı küçüğün yaralanma derecesi, davacı anne, babanın yaralanana yakınlığı, olayın vahameti ve yukarıdaki ilkeler göz önüne alındığında, davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı azdır. Davacılar yararına daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1.024,00 TL kalan harcın temyiz eden davalılardan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 29/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.