Esas No: 2021/13973
Karar No: 2022/9645
Karar Tarihi: 29.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13973 Esas 2022/9645 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/13973 E. , 2022/9645 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi tazminat davasının Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılaması sonucunda; davacının davasının kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince, davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen 11/12/2020 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili 03/01/2020 tarihli Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 06/12/2018 tarihinde davacının yolcu olduğu davalıya sigortalı aracın karıştığı tek taraflı kazada davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatının temerrüt tarihi 30/10/2019 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 81.009,07 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; başvurunun reddini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davanın kabulü ile 81.009,07 TL tazminatın 18/12/2019 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuştur.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'ine, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmelik'ine, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik'ine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda,Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından hükme esas alınan İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporunda davacının maluliyetinin Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliğe ekli cetvellerdeki hesaplama yöntemine göre değerlendirilmesi sonucunda %10 engel oranı olduğu tespit edilmiş, Hakem Heyetince anılan rapor karara esas alınarak talebin kabulüne karar verilmiş, karara karşı itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince, davalı ... vekilinin hükme esas alınan maluliyet raporunun hatalı olduğuna dair yaptığı itiraz reddedilmiştir.
06/12/2018 kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan "Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik" hükümleri esas alınması gerekirken kaza tarihinde yürürlükte olmayan yönetmeliğe göre düzenlenen raporun karara dayanak yapılması doğru olmamıştır.
O halde, İtiraz Hakem Heyetince, Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalından "Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik" hükümlerine göre usulüne uygun, denetime ve karar vermeye elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla yeni bir rapor alınıp hasıl olacak sonuca göre, temyiz eden davalının lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Kabule göre, Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19/01/2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazete'de yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinde "Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir. Heyetçe verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 29/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.