Esas No: 2021/10760
Karar No: 2022/12999
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/10760 Esas 2022/12999 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/10760 E. , 2022/12999 K.Özet:
Suriyeli bir müşteki suçtan zarar görmüş ancak duruşma gününü bildiren tebligat kendisine ulaşmamıştır. Adres kayıt sistemine göre yapılan tebligat da usulsüzdür çünkü daha önce aynı adrese kanunun gösterdiği usullere göre tebligat yapılmamıştır. Bu nedenle gerekçeli kararın usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek müştekiye gönderilmesi ve dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi kararlaştırılmıştır. Kararda Tebligat Kanunu'nun 10/2. fıkrası, 21/1. maddesi, 21/2. maddesi, 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi, ayrıca Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi hakkında bilgi verilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntemin benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerekir.
Ayrıca, gerçek kişiler yönünden Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ yapılabilmesi için, muhatabın adres kayıt sisteminde bir adresinin bulunmaması ve daha önce kendisine veya adresine Kanunun gösterdiği usullere göre tebligatın yapılmış olması zorunludur.
İncelenen dosyada; katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan Suriye uyruklu müşteki ...’in, 5271 sayılı CMK’nın 260/1. maddesi uyarınca yasa yollarına başvurma hakkının bulunduğu, müştekiye kovuşturma evresinde yöntemine uygun şekilde 5271 sayılı CMK’nın 234/1-b-1. maddesi uyarınca duruşma gününü bildiren tebligatın yapılamadığı, ifadesinde bildirdiği ....,Mahallesi, ....,Sokak, No...., ....,/İSTANBUL adresine çıkan tebligatın bila tebliğ iade olması üzerine aynı adrese Tebligat Kanunu’nun 35. maddesi uyarınca tebligat yapıldığı anlaşılmakta ise de; Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğin usulüne uygun olarak yapılabilmesi için daha önce aynı adrese kanunun gösterdiği usullere göre bir tebligatın yapılmış olması ve müştekinin adres kayıt sisteminde adresinin de bulunmaması gerekmektedir. Aksi halde 35. maddeye göre tebligat yapılması mümkün değildir. Müştekinin bilinen en son adresine daha önce yapılmış herhangi bir tebligat bulunmadığından, kendisine 35. maddeye göre yapılan tebligat işleminin usulsüz olduğunun anlaşılması karşısında; müştekiye gerekçeli kararın usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek, tebliğ belgesi ile birlikte verilmesi halinde temyiz dilekçesi de eklendikten ve ek tebliğname de düzenlendikten sonra incelenmek üzere iadesinin mahallince sağlanması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 22/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.