Esas No: 2022/1760
Karar No: 2022/13057
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/1760 Esas 2022/13057 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/1760 E. , 2022/13057 K."İçtihat Metni"
Nitelikli hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuk ...'nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b, 143/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl denetim süresine tabi tutulmasına dair Bakırköy 2. Çocuk Mahkemesinin 29/03/2013 tarihli ve 2007/92 esas, 2013/246 sayılı kararının itiraz edilmeksizin 11/06/2013 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 14/10/2014 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanarak 5237 sayılı Kanun'un 142/1-b, 143/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanun'un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine ilişkin Bakırköy 1. Çocuk Mahkemesinin 17/09/2015 tarihli ve 2015/245 esas, 2015/633 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 18/01/2022 gün ve 11940/2021 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/02/2022 gün ve 2022/14739 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Erteli hapis cezasının aynen infazına dair Bakırköy 1. Çocuk Mahkemesinin 26/07/2018 tarihli ve 2015/245 esas, 2015/633 sayılı ek kararı ile bu karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci Bakırköy 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 31/08/2018 tarihli ve 2018/490 değişik iş sayılı kararının, asıl kararın kanun yararına bozulması halinde yok hükmünde olacağı değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre;
1-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp açıklanmasına karar verildiğinde, aynı Kanun'un 231/11. maddesi hükmü uyarınca önceki hükümde değişiklik yapılmadan aynen açıklanması, ancak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirlenecek bir kısmının infaz edilmemesi ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair cezanın bireyselleştirilmesi hükümlerinin tatbik edilebileceği, bunun dışındaki hususlarda hükmün değiştirilemeyeceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, bu hususa riayet edilmeyerek 5237 sayılı Kanun'un 51. maddesinin uygulanması suretiyle sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesinde,
2-Adı geçen suça sürüklenen çocuğa, Bakırköy 1. Çocuk Mahkemesi tarafından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 195. maddesi uyarınca duruşmaya gelmediği takdirde yokluğunda karar verileceğinin ihtarını içerir duruşma gününü bildiren meşruhatlı davetiye gönderildiği ve adresten ayrılmış olması nedeniyle tebliğin iade edildiği, sanığın savunması alınmaksızın cezalandırılmasına dair karar verilmiş ise de;
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, öncelikle bilinen en son adres (Bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, 7201 sayılı Kanun'a göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bilâ tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata anılan Kanun'un 23/1-8. ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği, somut olayda sanığa yapılan tebliğin iade edilmesi nedeniyle anılan Kanun’un 21/2. maddesi gereğince mernis adresine tebliğ yapılması gerektiği cihetle, tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuğun savunması alınmadan yazılı şekilde karar verilmesinde,isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Bakırköy 1. Çocuk Mahkemesinin 17/09/2015 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi uyarınca tebliğ edildiği, adreste kimsenin bulunmadığı komşu tarafından başka yerde olduğu belirtilerek, evrakın mahalle muhtarına teslim edilip, kapısına (2) no’lu haber kağıdının yapıştırıldığı, beyanda bulunan ve haber bırakılan komşu ismi tespit edilmeksizin tebliğ işleminin tamamlandığı görülmektedir. Tebligattan haberdar edilen kişi sadece imzadan imtina etme hakkına sahip olup, isim vermekten imtina edemez. Suça sürüklenen çocuğun geçici olarak adreste bulunmadığına dair bilgisine başvurulan kişinin denetime elverişli şekilde adı ve soyadının tespit edilmediği anlaşılmakla; bu şekilde yapılan tebligat geçersiz olduğundan hükmün usulüne uygun kesinleşmediği belirlenmekle; kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, Bakırköy 1. Çocuk Mahkemesinin 17/09/2015 tarihli kararının suça sürüklenen çocuk ...’ya tebliğ edilip, usulüne uygun olarak kesinleştirildikten sonra yeniden kanun yararına bozma isteminde bulunulması mümkün olup, (BAKIRKÖY) 1. Çocuk Mahkemesinin henüz kesinleşmeyen 17.09.2015 tarihli ve 2015/245 E., 2015/633 K. sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 22/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.