Esas No: 2021/27150
Karar No: 2022/9780
Karar Tarihi: 30.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/27150 Esas 2022/9780 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/27150 E. , 2022/9780 K.Özet:
Sigortalı bir kişinin, trafik kazasında yaralanarak malul kaldığı gerekçesiyle tahkim yargılaması sonucunda başvurusunun kabul edilmesi ve davalının itirazını reddeden İtiraz Hakem Heyeti kararının davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Hukuk Dairesi tarafından verilen karar incelendi. Mahkeme, davalının sair temyiz itirazlarının reddedilmesi gerektiğini belirtirken, maluliyet oranının belirlenmesinde yanıltıcı raporun olduğu ve detaylı bir inceleme yapılması gerektiğine vurgu yaptı. Ayrıca, vekalet ücreti ile ilgili olarak tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği konusunda da karar verildi. Kararda, Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13. maddesi ve AAÜT'nin 17/2. maddesine de yer verildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonucunda Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen başvurunun kabulüne dair karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince verilen itirazın reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonu başvurusunda; 25/06/2016 tarihinde davacı idaresindeki motosiklet ile davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün karıştığı çift taraflı kazada davacının yaralanarak malul kaldığını beyanla, belirsiz alacak olarak 40.000,00 TL kalıcı işgöremezlik ve 1.200,00 TL rapor ücretinin 11/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık hakem heyetince tüm dosya kapsamına göre; başvurunun kabulü ile 101.806,87 TL sürekli işgöremezlik ücreti ve 1.200,00 TL rapor ücreti olmak üzere 103.006,87 TL'nin 24/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine itiraz hakem heyetince; davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu belirlemenin ise haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Dokuz Eylül Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 25/03/2019 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti % 13 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirleme yapılması gerekmekle birlikte, raporun kaza tarihinde geçerli olan yönetmeliğe göre düzenlenmediği açık olduğu gibi maluliyet oranının bir kısmını oluşturan anksiyete bozukluğu sekeli bakımından da kaza ile illiyet bağı kurulacak nitelikte tespitler ve iyileşme gösterip göstermeyeceği değerlendirmesi yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda İtiraz Hakem Heyeti tarafından; kazayla ilgili eksik kalan tedavi evrakı, özellikle davacının kazadan önceki ve sonraki psikiyatrik şikayetleri ile uygulanan tedaviye yönelik tüm belgelerin (psikiyatri poliklinik kayıtları, reçeteler, ilaç raporları) davacı taraftan sorulup, ilgili yerlerden temin edilmesinden sonra, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında ve olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik ölçülerine göre, davacının muayenesi yapılarak anksiyete bozukluğunun devam edip etmediği, kaza ile maluliyet arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı ve sürekli olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu veya en yakın Üniversite Hastanesinin Adli Tıp Anabilim Dalından içerisinde psikiyatri alanında uzman doktorun da bulunduğu heyetten davacının kaza nedeniyle uğradığı çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden, fazla (nispi tam) vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile itiraz hakem heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 30/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.