Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/31775 Esas 2022/13301 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/31775
Karar No: 2022/13301
Karar Tarihi: 27.06.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/31775 Esas 2022/13301 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2020/31775 E.  ,  2022/13301 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, iftira
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’ın yokluğunda verilen kararın sanığın son bildirdiği adrese MERNİS şerhi olmadan tebliğ edilmesi gerektiği halde, MERNİS şerhi verilerek Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre 08/03/2016 tarihinde yapılan tebligatın usulsüz olarak tebliğ edildiği ve sanığın öğrenme üzerine yaptığı 20/09/2016 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek; o yer Cumhuriyet savcısının sanık ... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından; sanık ..., ..., ..., ... ve ... hakkında ...’a yönelik mala zarar verme suçundan verilen beraat kararlarına yönelik aleyhe; üst Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik aleyhe olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
I-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasa'nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000 TL dahil adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, sanık ... müdafiinin, sanık ...’ün, sanık ...’un, sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz isteklerinin 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
II-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında müştekiler ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve .....,'a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali suçundan; sanıklar ... ve ... hakkında iftira suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafiinin, sanık ...’ün, sanık ...’un, sanıklar ..., ... ve ... müdafiinin, sanık ...’ın; sanıklar hakkında müşteki ...’a yönelik mala zarar verme suçundan, sanık ... hakkında müştekilere yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin incelenmesinde;
Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında, sanıklara verilen cezanın 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c maddesi uyarınca artırılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; sanıklar ... ve ... hakkında düzenlenen iddianamede TCK'nın 268/1. maddesinin uygulanması talep edildiği halde ek savunma hakkı tanınmadan TCK’nın 267/1 ve 269. maddelerinin uygulanmasına karar verilmiş ise de; TCK’nın 268/1. maddesinde aynı Kanun’un 267/1. maddesine atıf yapılarak bu madde hükümlerine göre cezalandırılacağının hüküm altına alınması ve sanıklar hakkında uygulanan aynı Kanun’un 269. maddesinin sanıklar lehine olduğu anlaşılmakla ek savunma hakkının tanınmaması sonuca etkili bulunmadığından tebliğnamedeki (6) numaralı bölümün (a) bendindeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; sanık ... hakkında, sanığa ek savunma hakkı verilmeden 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiş ise de, sanığın mahkemece alınan savunması sırasında adli sicil kaydının kendisine okunması karşısında, bu aykırılık bozma nedeni yapılmamış; gerekçeli karar başlığında sanıklar ... ve ... hakkında iftira olan suç adının gösterilmemesi mahallinde eklenmesi mümkün bir eksiklik olarak görülmüş; mahkumiyet hükümleri bakımından 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin kısmen istem gibi ONANMASINA,
III-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında müştekiler ..., ... ve ...’e yönelik hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafiinin, sanık ...’ün, sanık ...’un, sanıklar ..., ... ve ... müdafiinin, sanık ...’ın; sanık ... hakkında müştekiler ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'a yönelik mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafiinin ve üst Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya kapsamında sanıkların olayda kullandıkları ...plakalı aracın GPRS kayıtlarının bulunduğunun ve suça konu aracın suç saatlerinde hırsızlıklara konu yerlerde olduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamedeki (4) numaralı bölümün (d) bendindeki bozma düşüncesine; dosya arasında GPRS kayıtlarının bulunması ve sanıklar ... ve ...’un aşamalardaki beyanları ve sanıkların bir arada yakalanması ve suça konu eşyaların ele geçirilişine dair kolluk tutanakları dikkate alındığında, tanık beyanlarının suçun sübutuna bir etkide bulunmayacağı anlaşıldığından tebliğnamedeki (4) numaralı bölümün (c) bendindeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; sanık ... hakkında, sanığa ek savunma hakkı verilmeden 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiş ise de, sanığın mahkemece alınan savunması sırasında adli sicil kaydının kendisine okunması karşısında, bu aykırılık bozma nedeni yapılmamış; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Sanıklar hakkında temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi karşısında, suçu gece işlediklerinden bahisle artırım yapılırken, 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesi uyarınca ceza en fazla üçte bire kadar artırılabilir olmakla birlikte, sanıkların cezasının anılan madde uyarınca üst had olan 1/3 oranında arttırılmasına karar verilirken yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanıkların müşteki ...’a ait ikametten 1 paket sigara çaldıklarının anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında müşteki Satılmış’a yönelik hırsızlık suçu bakımından 5237 sayılı TCK'nın 145. maddesinin uygulanması şartlarının oluştuğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Sanıkların müşteki ...’a ait ikamete girerek 1 paket sigarayı; müşteki ...’nın ikametine girerek 2 adet altın yüzük, 1 adet küpe, 2 adet harfli nazarlık, 1 adet küçük nazarlık, 1 adet zincir kolye, 90 TL ve 16 doları çalmaları şeklinde gerçekleşen olayda, hırsızlık olaylarının hemen akabinde sanıkların aynı araç içinde yakalanması ve sanıklardan ....,’ın yapılan üst aramasında müşteki ...’ın ikametinden çalınan 1 paket sigaranın ve müşteki ...’nın ikametinden çalınan altın zincir kolye ve 16 doların ele geçirilmesi karşısında, sanıklar hakkında müştekiler ... ve ...’ya yönelik hırsızlık suçları bakımından etkin pişmanlık koşulları oluşmadığı halde, sanıkların cezalarından TCK’nın 168/1. maddesi uyarınca indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
4-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan TCK'nın 151/1. maddesi (7 kez) uyarınca belirlenen 4 ay hapis cezasından aynı Kanunun 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken 3 ay 10 gün hapis cezası yerine hesap hatası sonucu 1 ay 20 gün hapis cezasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii, sanık ...’ün, sanık ...’un, sanıklar ..., ... ve ... müdafii, sanık ...’ın ve üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı kısmen istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulacak hükümlerde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 27/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.









Hemen Ara