Esas No: 2020/2410
Karar No: 2022/9931
Karar Tarihi: 12.09.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/2410 Esas 2022/9931 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2020/2410 E. , 2022/9931 K.Özet:
Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda verilen karara yapılan itirazlar üzerine Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararın incelendiği belirtilmiş. Davada, davalı polis memurlarının kötü muamele yaparak mahkum olmalarına neden oldukları kişiler tarafından açılan manevi tazminat davalarında, ödenen miktarların davalılardan rücuen tahsili istenmiştir. İlk derece mahkemesinin kararı kısmen kabul edilerek asıl davanın kısmen kabulüne ve hükmedilen tazminatın tüm davalılardan eşit oranda tahsiline karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararı, yapılan temyiz itirazları sonucunda onanmıştır. Kararda Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b.2, 355, 370/1, 373 ve 339. maddelerine referans verilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen 18/06/2019 günlü kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvuruları üzerine yapılan incelemede; taraf vekillerinin istinaf başvurularının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak HMK’nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden hüküm kurulmak suretiyle asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince verilen 27/01/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili; davalı polis memurlarının, gözaltındaki kişilere suçlarını söyletmek için kötü muamelede bulunduklarını, bu suç nedeniyle haklarında açılan ceza davasında mahkum olduklarını belirterek, asıl davada kötü muameleye maruz kalan dava dışı ...(...) ve ...in, birleşen 2013/78 esas sayılı davada dava dışı...... ..., ...’ın, birleşen 2013/295 esas sayılı davada dava dışı Abdullah Yücel Karakaş, Emrah Sait Erda’nın, birleşen 2014/224 esas sayılı davada dava dışı Hüseyin Korkut’un davacı İdare aleyhine açtığı manevi tazminat davalarında ödenen miktarların, ödemeye neden olan davalılardan rücuen müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
İlk Derece Mahkemesince; davacı İdarenin davalılara gerekli eğitimi vermemesi, denetim ve kontrolü yapmaması nedeniyle %25 oranında bölüşük kusur indirimi yapılarak, asıl davanın kısmen kabulü ile tazminatın tüm davalılardan eşit oranda tahsiline, birleşen 2014/224 esas sayılı davanın davalılar ..., ... ve... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kısmen kabulü ile eşit oranda tahsiline, birleşen 2013/295 esas sayılı davada dava dışı ...için ödenen tazminat yönünden davanın davalılar ... ve ... yönünden kısmen kabulü ile eşit oranda tahsiline, diğer davalılar yönünden reddine, birleşen 2013/295 esas sayılı davada
../...
dava dışı ...için ödenen tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile davalılardan eşit oranda tahsiline, birleşen 2013/78 esas sayılı davada dava dışı ...ve ... ... için ödenen tazminat yönünden davanın davalılar ... ve ... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kısmen kabulü ile eşit oranda tahsiline, birleşen 2013/78 esas sayılı davada dava dışı ... için ödenen tazminat yönünden davanın davalılar ... ve ... yönünden reddi ile diğer davalılar yönünden kısmen kabulü ile eşit oranda tahsiline karar verilmiş; hükme karşı taraf vekilleri istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince; rücuen hükmedilen tazminattan %25 oranında müterafik kusur indirimi yapılmasının yerinde olduğu, rücu davasında teselsül hükümlerinin uygulanamayacağı, davalıların ancak kendi kusurları oranında sorumlu oldukları, davalıların her birinin ayrı ayrı mahkumiyetlerine karar verildiği gözetildiğinde, her bir davalının eşit kusurlu olarak kabulü ile rücu gereken tazminattan eşit olarak sorumlu tutulmalarında yasaya aykırı bir yön bulunmadığından taraf vekillerinin sair istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiş; rücuen tazmini gereken tazminat miktarlarına yönelik taraf vekillerinin istinaf istemlerinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, düzelterek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle; asıl davanın kısmen kabulü ile hükmedilen tazminatın tüm davalılardan eşit olarak tahsiline, birleşen 2014/224 esas sayılı davanın davalılar ..., ... ve... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kısmen kabulü ile eşit oranda tahsiline, birleşen 2013/295 esas sayılı davada dava dışı ...için ödenen tazminat yönünden davanın davalılar ... ve ... yönünden kısmen kabulü ile eşit oranda tahsiline, diğer davalılar yönünden reddine, birleşen 2013/295 esas sayılı davada dava dışı ...için ödenen tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile davalılardan eşit oranda tahsiline, birleşen 2013/78 esas sayılı davada dava dışı ...ve ... ... için ödenen tazminat yönünden davanın davalılar ... ve ... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kısmen kabulü ile eşit oranda tahsiline, birleşen 2013/78 esas sayılı davada dava dışı ... için ödenen tazminat yönünden davanın davalılar ... ve ... yönünden reddi ile diğer davalılar yönünden kısmen kabulü ile eşit oranda tahsiline karar verilmiş; bölge adliye mahkemesi kararı, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK’nın 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün HMK’nın 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, HMK’nın 373. maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına ve davalıların adli yardım talebi Dairemizce kabul edilmiş ise de HMK 339.maddesi gereğince temyizde haksız çıktığından 38.790,00 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına 12/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.