Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3111 Esas 2022/13377 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3111
Karar No: 2022/13377
Karar Tarihi: 27.06.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3111 Esas 2022/13377 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2022/3111 E.  ,  2022/13377 K.

    "İçtihat Metni"


    Bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık, resmi belgede sahtecilik ve kamu kurum ve kuruluşları vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçlarından şüpheli ... hakkında yürütülen soruşturma evresi sonunda Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 26/01/2021 tarihli ve 2020/33959 soruşturma, 2021/1905 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin merci Denizli 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 25/03/2021 tarihli ve 2021/2159 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 11/01/2022 gün ve 15826-2021 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/01/2022 gün ve 2022/9230 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Dosya kapsamına göre, müştekinin şikayet dilekçesinde özetle, Denizli 9. İcra Müdürlüğünün 2020/3713 esas sayılı dosyası üzerinden ödeme emri gelmesi nedeniyle borçlu olduğunu öğrendiğini, senet üzerinde alacaklı olan kişinin ablası ... olduğunu, kendisinin tekstil firmasında işçi olarak çalıştığını, eskiden fason iş yapıp mal karşılığı olarak senet verdiğini, babasının evindeyken boş olarak imzaladığı senetlerden birinin ablası şüpheli ...tarafından ele geçirilerek doldurulduğunu, ablasından mal, hizmet ve borç para almamasına karşılık toplamda 33.822,41 USD olarak borçlandırıldığını, ablasının eşi olan ...'in çek senet işi ile uğraşıp çek senet mafyacılığı yapmakta olduğunu, sabıka kaydının ise yoğun olduğunu, annesinin ve babasının kendisine şahitlik edebileceklerini, senetteki yazıların da kendisine ait olmadığını belirterek şikayetçi olduğu soruşturma konusu olayda; her ne kadar şüpheli ... ifadesinde müşteki olan kardeşine apart daire alacak olması nedeni ile 24.000 USD'yi bir yıl sonra ödenmek üzere borç olarak verdiğini ve borca karşılık oluşturulan senedin kardeşi tarafından imzalandığını, kendisinin eşi olan ... tarafından senedin doldurulduğunu beyan etmiş olması nazara alındığında, ...'in de şüpheli sıfatıyla beyanının alınması, müştekinin annesinin ve babasının da tanık sıfatıyla beyanlarının alınması, Denizli 9. İcra Müdürlüğünün 2020/3713 esas sayılı takip dosyası celp edilerek incelenip, senet aslının temini ile takibe konu senet üzerindeki yazıların müştekinin veya şüpheli ... ile ...'in eli ürünü olup olmadığı ve sonradan yazılıp yazılmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp, sonucuna göre şüphelinin hukuki durumlarının tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma sonunda verilen kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karara yönelik itiraz üzerine, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, bir suçun işlendiği ihbarını alan Cumhuriyet savcısı, delil toplayıp maddi gerçeği araştırmaya başlayarak, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe bulunması halinde, aynı Kanun’un 170/2. maddesi uyarınca iddianame düzenleyip kamu davasını açmakla, yeterli şüphe bulunmaması halinde ise Kanun’un 172. maddesi uyarınca kovuşturmaya yer olmadığına karar vermekle görevli bulunmaktadır. Buna karşın Cumhuriyet savcısının kararına itiraz üzerine Sulh Ceza Hakimliğince Cumhuriyet savcısı tarafından gerekli delillerin toplanmadığı veya araştırmanın olayın özelliğine göre yetersiz ve yüzeysel kaldığının açıkça anlaşıldığı durumlarda, soruşturmanın eksik yapıldığından bahisle, genişletilmesine gerek görürse bu hususu açıkça belirtmek suretiyle CMK’nın 173/3. maddesi uyarınca soruşturmanın genişletilmesi kararı vererek, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir, Cumhuriyet başsavcılığı belirtilen eksikleri tamamlayıp delilleri topladıktan sonra itirazı incelemek üzere dosyayı yeniden Sulh Ceza Hakimliğine gönderecektir. Sulh Ceza Hakimi bu kez dosyayı inceleyip itirazı kabul veya reddedecektir.
    İnceleme konusu dosyada, müşteki ... ....,’un 11/11/2020 tarihinde Denizli Cumhuriyet Başsavcılığına sunduğu şikayet dilekçesinde ve aynı tarihte Denizli Cumhuriyet Başsavcılığında müşteki sıfatıyla vermiş olduğu ifadesinde özetle; Denizli 9. İcra Müdürlüğünün 2020/3713 esas sayılı dosyası üzerinden ödeme emri gelmesi nedeniyle borçlu olduğunu öğrendiğini, senet üzerinde alacaklı olan kişinin ablası ... olduğunu, kendisinin tekstil firmasında işçi olarak çalıştığını, eskiden fason iş yapıp mal karşılığı olarak senet verdiğini, bu nedenle yanında bulundurduğu boş olarak imzaladığı senetlerden birinin babasının evindeyken ablası şüpheli ...tarafından ele geçirilerek doldurulduğunu, ablasından mal, hizmet ve borç para almamasına karşılık toplamda 33.822,41 USD olarak borçlandırıldığını, ablasının eşi olan ...’in çek senet işi ile uğraşıp çek senet mafyacılığı yapmakta olduğunu, sabıka kaydının ise yoğun olduğunu, annesinin ve babasının kendisine şahitlik edebileceklerini, senetteki yazıların da kendisine ait olmadığını belirterek şikayetçi olması üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, şüpheli ...’in 05/01/2021 tarihli kolluk ifadesinde, 2017 yılında kardeşi ...’in ....., tarafından apart daire alacağını söyleyip kendisinden borç para istediğini, bunun üzerine ...’e 24.000 ABD Dolarını borç olarak verdiğini ve karşılığında da bahse konu senedi aldığını, borcun ödenmemesi sebebiyle kardeşi hakkında icra takibi başlattığını, kardeşine borç olarak verdiği paranın kendi birikimi olduğunu ve bu birikimi daha evvel sattığı ikametinden gelen para ve yine daha evvel sattığı plakasını hatırlamadığı aracından gelen para ile yaptığını, kardeşine bu parayı borç olarak elden verdiğini ve bu borcu verdiği esnada şahidinin olmadığını ancak anne ve babasının da kardeşinin kendisine olan borcunu bildiklerini, fakat kardeşinden borcunu istediğinde doların artması sebebiyle onların da kendisine karşı cephe aldığını, bu borç karşılığında aldığı senedi o dönem evli olduğu ve birlikte yaşadığı ...’in doldurduğunu, ancak senetteki imzanın kardeşi ...’e ait olduğunu, borç parayı verirken eşi ...’in yanında olmadığını, sonradan ... ile ayrıldıklarını ve boşanma aşamasına geldiklerini, 2020 yılındaki kurban bayramında babasının evindeyken kardeşinden borcunu istediğini, ancak kardeşi ...’in borcunu ödemeyeceğini söylemesi üzerine senedi icraya vermek zorunda kaldığını, kesinlikle suçlamaları kabul etmediğini, babasının evindeyken boş senedi alıp doldurmak gibi bir eyleminin olmadığını, senetteki imza ile doldurulan kalemin de aynı olduğunu, kardeşi ...’in imzaladığı boş senedi çantasında taşıdığını iddia ederek hakkında bu şekilde şikayette bulunmasının mantıksız olduğunu belirttiği; şüpheli ... ile müşteki ... ....,’un ortak ebeveynleri olan ...ile ...un birbiriyle benzer mahiyetteki 05/01/2021 tarihli kolluk ifadelerinde, kurban bayramında çocuklarının evlerine geldiklerini, oğulları olan ...’in evden ayrıldıktan sonra kendilerini arayarak evde senedini unutup unutmadığını sorduğunu, evde senedi aradıklarını, ancak bulamadıklarını, sonradan senedin kızları ...tarafından icraya verildiğini öğrendiklerini, oğulları ... ile kızları ...arasında hiçbir alacak verecek durumu olmadığını, kızları tarafından bahse konu senedin kurban bayramında evlerinden alınarak icraya verildiğini düşündüklerini beyan ettikleri; soruşturma neticesinde, Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca ...’in şüpheli sıfatıyla ifadesi de alınmadan şüpheli ... hakkında atılı hırsızlık, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediğine dair yeterli delil elde edilemediğinden bahisle “...müşteki ve şüphelinin anne ve babası dışında müştekinin iddialarını doğrular objektif bir tanığın bulunmadığı, soruşturmaya konu senet üzerindeki imzanın müştekiye ait olduğunun kendi beyanı ile sabit olduğu, diğer taraftan müştekinin mal aldığı şahıslara verilmek üzere 5-6 adet senedi boş olarak imzaladığı yönündeki beyanının hayatın olağan akışıyla uyuşmadığı, bu nedenlerle şüphelinin üzerine atılı suçları işlediğine ilişkin müştekinin başkaca delillerle desteklenmeyen soyut beyanı dışında, hakkında kamu davası açmaya yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, müştekinin şüpheliye borcu olmadığına ilişkin iddiaları açısından Hukuk Mahkemeleri'ne müracaat etmesi gerektiği anlaşılmakla;” şeklindeki gerekçeyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; şüpheli ...’in ifadesinde müşteki olan kardeşine apart daire alacak olması nedeni ile 24.000 USD’yi bir yıl sonra ödenmek üzere borç olarak verdiğini ve borca karşılık oluşturulan senedin kardeşi tarafından imzalandığını, kendisinin eşi olan ... tarafından senedin doldurulduğunu beyan etmiş olması nazara alındığında, ...’in de şüpheli sıfatıyla beyanının alınması, Denizli 9. İcra Müdürlüğünün 2020/3713 esas sayılı takip dosyası celp edilerek incelenip, senet aslının temini ile takibe konu senet üzerindeki yazıların müştekinin veya şüpheli ... ile ...’in eli ürünü olup olmadığı ve sonradan yazılıp yazılmadığı hususlarında bilirkişi incelemesi yaptırılıp tüm bunların sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumlarının takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmediğinden, anılan hususlarda soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (DENİZLİ) 2. Sulh Ceza Hakimliğince kesin olarak verilen 25/03/2021 tarihli ve 2021/2159 D. İş sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 27/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara