Esas No: 2021/23959
Karar No: 2022/10514
Karar Tarihi: 19.09.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/23959 Esas 2022/10514 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/23959 E. , 2022/10514 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Av. ... tarafından, davalı ... Seramik Sanayi İnşaat Madencilik İth. İhr. A.Ş aleyhine 01/08/2002 gününde verilen dilekçe ile 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesine istinaden alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/04/2021 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
KARAR
Hükmüne uyulan Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 03/10/2018 tarihli ve 2016/2673 esas, 2018/8546 karar sayılı ilamıyla; “bozma öncesi ve sonrasında aldırılan bilirkişi raporlarına göre dava dışı vergi mükellefine ödenmesi gereken kira bedelinde ve esaslı tamir masrafları arasında farklılık olduğunun anlaşılmasına göre, kira sözleşmesine istinaden davalı tarafından yapılan bakım onarım masraflarının faturalarının incelenerek, hangi masrafların rapora yansıtıldığının kalem kalem belirtilerek denetime açık rapor alınarak ve davalı ile dava dışı vergi mükellefi arasında da organik bağ olduğunun anlaşılmasına göre bu hususunda değerlendirmede gözönüne alınarak tartışılıp hüküm kurulması” gereğine değinilerek, hükmün taraflar yararına bozulmasına, bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmediğine karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1) Dava, 6183 sayılı AATUHK’nun 79. maddesine istinaden vergi alacağının davalı üçüncü kişiden tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır.
Savunma hakkı, Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınmıştır. Söz konusu madde hükmüne göre, “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir”. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi hükmünde de, davanın taraflarının, müdahillerin ve yargılamanın diğer ilgililerinin, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olduğu, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içerdiği düzenlenmiştir.
6100 sayılı Kanun'un 280. maddesinde, bilirkişi raporunun birer örneğinin taraflara tebliğ edileceği; aynı Kanun'un 281. maddesinde, tarafların bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebileceği hükme bağlanmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, bozma sonrası hükme esas alınan 09/06/2020 tarihli bilirkişi raporunun davalı vekili yerine dosyada vekil sıfatı bulunmayan Av. ...’a tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunun davalı vekiline usulüne uygun tebliğ edilmeksizin dava konusu alacak hakkında karar verilmesi, yukarıda açıklanan Anayasa ve Kanun maddelerine aykırıdır. Bu halde, mahkemenin davalı tarafın hukuki dinlenilme hakkını kullanmasına imkan tanıdığı ve adil bir yargılama yaparak sonuca ulaştığı söylenemez. Anılan sebeple, davalı vekiline bilirkişi raporu usulüne uygun tebliğ edilerek itirazlarını sunması için imkan tanınmalı; itirazlarını sunması halinde bu itirazlar doğrultusunda değerlendirme yapılmalı ve sonuca göre bir karar verilmelidir.
2) Bozma neden ve şekline göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.