Esas No: 2022/5858
Karar No: 2022/10480
Karar Tarihi: 19.09.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2022/5858 Esas 2022/10480 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2022/5858 E. , 2022/10480 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın kabulüne ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı kaza sonucunda bu araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanıp % 14,3 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL tazminatın avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 09/12/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 67.179,32 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; kusur ile maluliyet oranına itiraz ederek ve tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kabulü ile 65.384,82 TL sürekli işgücü kaybı, 394,50 TL geçici işgöremezlik ve 1.400,00 TL rapor gideri olmak üzere toplam 67.179,32 TL tazminatın 13/09/2019 tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile UHH kararının kaldırılmasına; davanın kısmen kabulü ile 64.013,11 TL sürekli işgücü kaybı, 394,50 TL geçici işgöremezlik ve 1.400,00 TL rapor gideri olmak üzere toplam 65.807,61 TL tazminatın 13/09/2019 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyet oranını, kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik ile ekindeki cetvellere uygun biçimde belirleyen 10/06/2020 tarihli uzman doktor heyeti raporunun karara esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemesine; uzman doktor bilirkişi heyetinin düzenlediği raporla saptanan iyileşme süresine ilişkin geçici işgöremezlik zararının trafik sigortasının teminatı kapsamında olmasına; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1426/1. maddesi gereği, zararın kapsamının belirlenmesi için davacı tarafından yapılan makul gider kapsamındaki rapor ücretinden davalı sigortacının sorumlu olmasına; kararın gerekçesinde temerrüt faizi olarak davalının avans faizinden sorumlu olduğu belirtildiği halde, hüküm kısmında yasal faize karar verilmek suretiyle, gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılması bozma sebebiyse de, neticeten davalı lehine olacak biçimde yasal faize karar verilmiş olması ve aleyhe bozma yasağı ilkesi gereği, bu hususun bozma sebebi yapılmamış olmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir" hükmü eklenmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 17/2. maddesinde ise "Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir" düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyeti'nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının 6.3. bendinde yer alan "9.354,99 TL" rakamı çıkartılarak yerine "3.400,00 TL" rakamının yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.