Esas No: 2020/3665
Karar No: 2022/11167
Karar Tarihi: 29.09.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/3665 Esas 2022/11167 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2020/3665 E. , 2022/11167 K.Özet:
Mahkeme, davacının itirazın iptali isteğiyle açtığı davada verilen kararın temyizinde davalı vekilinin temyiz yetkisinin olmadığını belirtiyor. Bu karar, Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun 362/1-a maddesi ve ek maddesi 1'in öngördüğü kesinlik sınırı olan 72.070 TL'yi aşmayan davalara ilişkin bölge adliye mahkemesi kararları için geçerlidir. Davacının temyiz dilekçesi, bu maddelere göre reddedilmiştir. İlk derece mahkemesi, davalının itirazının kısmen iptal edilmesine ve takibin belirli bir miktar üzerinden devam etmesine hükmetti. İstinaf başvuruları ayrı ayrı reddedildi ve davacı vekili temyiz yoluna başvurdu. Ancak temyiz edilen miktar, kesinlik sınırının altında kaldığı için temyiz kabul edilemez. HMK 362/1-a maddesi gereğince temyiz dilekçesi reddedilmiştir. Kanun maddeleri gereği, kesin olan kararların temyizinin istenilmesi halinde bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi bu konuda temyiz dilekçesinin reddine karar verebileceği gibi verilmemiş olması halinde Yargıtayca da temyiz isteminin reddine karar verilebilecektir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/05/2017 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 11/06/2019 günlü karara karşı taraflar vekillerinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; tarafların istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine dair verilen 16/09/2020 günlü ... Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi kararının Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun (HMK) 362/1-a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK'ya eklenen EK-Madde 1'de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2020 yılı için 72.070,00 TL’dir.
HMK 362/1-a ve 362/2. maddeleri gereğince temyiz edenin sıfatına göre hükmedilen ya da mahkemece kabul edilmeyen bölümünün miktar veya değeri 72.070,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizi kabil değildir. Kesin olan kararların temyizinin istenilmesi halinde Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi tarafından bu konuda temyiz dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi verilmemiş olması halinde Yargıtayca da temyiz isteminin reddine karar verilebilecektir.
Davacı asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı 160.274,00 TL üzerinden başlattığı takiple itirazın iptalinin talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; davalının Kayseri 7. İcra Müdürlüğünün 2017/1282 esas sayılı icra takip dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 130.916,77 TL asıl alacak ve 5.003,53 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 135.920,30 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince; tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı reddine karar verilmiş ve davacı vekili işbu karara karşı temyiz yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili tarafından temyize konu edilen miktar yukarıda belirtilen temyiz kesinlik sınırının altında kalmaktadır. O halde Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti olmayıp temyiz dilekçesinin HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin HMK 362/1-a maddesi gereğince REDDİNE, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.