Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3816 Esas 2022/14431 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3816
Karar No: 2022/14431
Karar Tarihi: 12.09.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3816 Esas 2022/14431 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2022/3816 E.  ,  2022/14431 K.

    "İçtihat Metni"

    İtimadı suistimal sonucu hırsızlık suçundan sanık ...'in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 491/3, 62, 522/1, 59/2 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 4. maddeleri gereğince 762.760.000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 647 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca ertelenmesine dair Kadıköy 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 17/03/2004 tarihli ve 2003/378 esas, 2004/297 sayılı kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 19/02/2008 tarihli ve 2005/7196 esas, 2008/1669 karar sayılı ilâmı ile bozulmasını müteakip, yeniden yapılan yargılama sonunda, sanığın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 491/3, 62, 522/1, 59/2 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 4/1 maddeleri gereğince 594,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 647 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca ertelenmesine ilişkin Kadıköy 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/10/2009 tarihli ve 2009/180 esas, 2009/1127 sayılı kararının kesinleşmesi üzerine, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Asliye Ceza Masası tarafından yapılan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 95/2. maddesi gereğince anılan kararın ortadan kaldırılması talebinin kabulüne ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi gereğince kamu davasının düşürülmesine dair İSTANBUL ANADOLU 31. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/06/2021 tarihli ve 2009/180 esas, 2009/1127 sayılı ek karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/03/2022 gün ve 94660652-105-34-28298-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20/04/2022 gün ve 2022/38488 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Dosya kapsamına göre,
    1-Sanık hakkında itimadı suistimal sonucu hırsızlık suçundan 765 sayılı Kanun hükümleri gereğince neticeten 594,00 Türk lirası adli para cezası verilerek 647 sayılı Kanun'un 6. maddesi gereğince ertelendiği, 765 sayılı Kanun'un 95/2. maddesinde yer alan, "Cürüm ile mahkum olan kimse hüküm tarihinden itibaren beş sene içinde işlediği diğer hir cürümden dolayı evvelce verilen ceza cinsinden bir cezaya yahut hapis veya ağır hapis cezasına mahkum olmazsa, cezası tecil edilmiş olan mahkumiyeti esasen vaki olmamış sayılır. Aksi takdirde her iki ceza ayrı ayrı tenfiz olunur." şeklindeki hüküm ile 01/06/2005 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun geçici 2. maddesi 1. fıkrasında, “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, Adalet Bakanlığı Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce toplanmış olsun veya olmasın, suç tarihi itibarıyla bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanuna göre süre yönünden silinme koşulu oluşanlar silinir; diğer kayıtlar için bu Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.” şeklindeki ve 11/04/2012 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu İle Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 3. maddesi ile değişik 2. fıkrasında yer alan, “Bu Kanunun yayımı tarihinde, Anayasanın 76 ncı maddesi ile bazı özel kanunlarda yer alan ve bir hak yoksunluğuna neden olan mahkûmiyetler bakımından, arşive alınan veya şartları oluştuğu halde ya da henüz şartları oluşmadığı için arşive alınmayan kayıtlar hakkında 12 nci maddenin birinci fıkrası hükmü uygulanır.” şeklindeki ve 6290 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile eklenen 3. fıkrasında yer alan, “İkinci fıkrada sayılanlar dışında, birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar 3682 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan mahkûmiyetin esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinir.” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, sanığın hırsızlık suçunun 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinde sayılan suçlardan olup mevzuat gereği adli sicil kaydından çıkartılarak arşiv kaydına alınması gerektiği, 6290 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile değişik 5352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi uyarınca ancak aynı Kanun'un 12/1-b maddesindeki şartların gerçekleşmesi halinde arşiv kaydından silinmesinin mümkün olduğu görülmekle birlikte, söz konusu mahkumiyet kaydının henüz arşiv kaydından silinme koşulları oluşmadığı gibi 6290 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile eklenen 5352 sayılı Kanun'un geçici 2/3. maddesi gereğince 6290 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 11/04/2012 tarihinden itibaren şartları oluştuğu taktirde Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistikleri Genel Müdürlüğü tarafından arşiv kayıtlarının silinebileceği gözetilmeksizin, kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde,
    2-Kabule göre de, adı geçen sanığın hırsızlık suçundan almış olduğu cezanın ertelenmesi nedeniyle oluşturulan kaydın, atılı suçun niteliği gereği sanık hakkında hak yoksunluğuna sebebiyet verdiği, 5352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesinin 2. fıkrası yollamasıyla, aynı Kanun'un 12/1-b maddesi gereğince, arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren, anılan Kanun'un 13/A-1-a-b maddesindeki koşullar yerine gelmek suretiyle yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşulu ile 15 yıl, yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınmaksızın 30 yıl geçmesiyle arşivden silinebileceği, somut olayda 02/04/2003 tarihinde işlenen ve karar tarihinden (20/10/2009) itibaren 5 yıllık sürenin dolmasını takiben 20/10/2014 tarihinde arşive alınan kaydın, arşive alınma tarihi üzerinden geçmesi gereken yasal sürelerin henüz tamamlanmamış olması nedeniyle, yazılı şekilde talebin kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Hükümlü ...’in arşiv kayıtlarında yer alan hırsızlık suçu, Anayasa’nın 76. maddesinde sayılan suçlardan olup, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun geçici 2. maddesinin 2. fıkrasında 6290 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle, Anayasa’nın 76. maddesi ile bazı özel kanunlarda yer alan ve bir hak yoksunluğuna neden olan mahkûmiyetlerin, arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren Yasa’nın 12. maddesinin 1. fıkrasındaki koşulların oluşması halinde silinmesi olanaklı hale gelmekle birlikte, yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı bulunup bulunmadığı anlaşılamadığından, anılan maddede öngörülen süreler dolmadığı gibi, 11.04.2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Kanun’la, 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun geçici 2. maddesine eklenen 3. fıkra uyarınca, 11.04.2012 tarihinden itibaren arşiv kaydının silinmesi işlemlerinin, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yerine getirileceğinin gözetilmemesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden (İSTANBUL ANADOLU) 31. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen, 29.06.2021 tarihli ve 2009/180 E., 2009/1127 K. sayılı ek kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 12/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara