Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/4088 Esas 2022/14779 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/4088
Karar No: 2022/14779
Karar Tarihi: 14.09.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/4088 Esas 2022/14779 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, hırsızlık suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştır ancak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 5728 sayılı Kanun ile değişik hükmün açıklanmasının geri bırakılması talebiyle mahkemeye başvurulmuştur. Ancak, sanığın mağdurun zararını gidermediği ve yasal koşulları olmadığından dolayı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmemiştir. Kanun yararına bozma talebiyle Yargıtay'a gönderilen dava dosyasında, kesinleşmiş hükümlerde bile hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden lehe uyarlama yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Ancak, dosya üzerinden yazılı şekilde karar verildiği için kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Kararın tebliğinde yaşanan usulsüzlükler nedeniyle henüz kesinleşmediği belirlenmiş ve kanun yararına bozma talebi reddedilmiştir. Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 492/7 yollamasıyla 492/son ve 522. maddeleri uyarınca sanığın hırsızlık suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası aldığı belirtilmiştir. CMK'nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi durumunda sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlememesi halinde davanın düşece
2. Ceza Dairesi         2022/4088 E.  ,  2022/14779 K.

    "İçtihat Metni"

    Hırsızlık suçundan sanık ....’ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 492/7 yollamasıyla 492/son ve 522. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Karşıyaka 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/04/2003 tarihli ve 2001/1178 esas, 2003/366 sayılı kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 01/02/2007 tarihli ve 2004/1894 esas, 2007/2022 karar sayılı ilamıyla onanmasını müteakip, cezanın infazı sırasında, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 08/02/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile değişik hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden uyarlama talebinde bulunması üzerine sanığın mağdurun zararını gidermediği, yasal koşulları olmadığından bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin aynı Mahkemenin 24/07/2008 tarihli ve 2001/1178 esas, 2003/366 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/03/2022 gün ve 19470-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/04/2022 gün ve 2022/42622 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi uyarınca sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi durumunda, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlememesi halinde davanın düşmesine karar verileceği ve adlî sicil kaydında mahkumiyet hükmü yer almayacağı cihetle, kesinleşmiş ve hatta infaz edilmiş hükümlerde dahi hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden lehe uyarlama yapılması gerektiği, ayrıca bu şekilde uyarlama yapılırken mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının subjektif koşulları yönünden takdir hakkının kullanılmasının gerektiği durumlarda duruşmalı inceleme yapılarak hüküm kurulması gerektiği cihetle, adı geçen sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasında menfaati olmasına nazaran, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının subjektif ve objektif koşullarının oluşup oluşmadığı tespit edilmesi için duruşmalı inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Yoklukta verilen karar tarihinde İzmir Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan tutuklu olduğu anlaşılan sanık ...’ye (Karadan) 05.12.2008 tarihinde tebliğ edilen hükmün yasa yolu bildiriminde CMK'nın 263'ncü maddesine göre “bulunduğu cezaevi aracılığıyla vereceği dilekçe ile karara itiraz edebileceğinin belirtilmemesi” ve cezaevinde olan sanığa yapılan tebligatın 5271 sayılı CMK'nın 35/son maddesi uyarınca kendisine okunup anlatılmadan tebliğ edilmesinden dolayı usulsüz olduğu ve gerekçeli karar tebliği işlemi geçersiz olduğundan hükmün usulüne uygun kesinleşmediği belirlenmekle; kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, Karşıyaka 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.07.2008 tarihli kararının sanık ...’ye (Karadan) tebliğ edilip,(sanığın cezaevinde olması halinde, cezaevindeki sanığa CMK 263 ve 35. maddelerine göre tebliği, aksi halde son ifadesinde bildirdiği son bilinen adresine kararın tebliği, bu adrese de tebliğ yapılamaması halinde güncel mernis adresine tebliğ yapılmak suretiyle) usulüne uygun olarak kesinleştirildikten sonra yeniden kanun yararına bozma isteminde bulunulması mümkün olup, (KARŞIYAKA) 3. Asliye Ceza Mahkemesinin henüz kesinleşmeyen 24.07.2008 tarihli ve 2001/1178 E., 2003/366 K. sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 14/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara