Esas No: 2022/4095
Karar No: 2022/15185
Karar Tarihi: 21.09.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/4095 Esas 2022/15185 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/4095 E. , 2022/15185 K."İçtihat Metni"
Hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuk ...'nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 141/1, 31/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Küçükçekmece 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/11/2015 tarihli ve 2015/405 esas, 2015/762 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 14/03/2022 gün ve 94660652-105-34-16323-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/04/2022 gün ve 2022/43501 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 07/10/2020 tarihli ve 2020/6939 esas, 2020/8908 karar ve Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 06/04/2015 tarihli ve 2014/35026 esas, 2015/12010 karar sayılı ilâmlarında da belirtildiği üzere; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 37. maddesinde yer alan, "Hiç kimse kanunen tâbi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz." ve 142. maddesinde yer alan, "Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usulleri kanunla düzenlenir." şeklindeki,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 3/1. maddesinde yer alan, "Mahkemelerin görevleri kanunla belirlenir.", 4/1. maddesinde yer alan, "Davaya bakan mahkeme, görevli olup olmadığına kovuşturma evresinin her aşamasında re'sen karar verebilir. 6. madde hükmü saklıdır.", 5/1. maddesinde yer alan, "İddianamenin kabulünden sonra, işin davayı gören mahkemenin görevini aştığı veya dışında kaldığı anlaşılırsa, mahkeme bir kararla işi görevli mahkemeye gönderir." şeklindeki,
5395 Çocuk Koruma Kanunu'nun 26. maddesinde yer alan , "(1) Çocuk mahkemesi, asliye ceza mahkemesi ile sulh ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlar bakımından, suça sürüklenen çocuklar hakkında açılacak davalara bakar. (2) Çocuk ağır ceza mahkemesi, çocuklar tarafından işlenen ve ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlarla ilgili davalara bakar. (3) Mahkemeler ve çocuk hâkimi, bu Kanunda ve diğer kanunlarda yer alan tedbirleri almakla görevlidir. (4) Çocuklar hakkında açılan kamu davaları, Kanunun 17 nci Maddesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla bu Kanunla kurulan mahkemelerde görülür." şeklindeki,Yine 5395 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinde yer alan, "(1) 2253 sayılı Kanun gereğince kurulan çocuk mahkemelerinde derdest bulunan ve bu Kanun ile kurulan çocuk mahkemesinin görevine giren dava ve işler, bu mahkemeler faaliyete geçtiğinde çocuk mahkemesine devredilir. (2) Genel ceza mahkemelerinde görülmekte olan ve bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte onsekiz yaşını doldurmuş olan sanıklar hakkındaki dava ve işler çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemelerine devredilmez. (3) Çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemeleri bulunmayan yerlerde, bu mahkemeler kurulup göreve başlayıncaya kadar çocuklar tarafından işlenen suçlara ait
soruşturma ve kovuşturmalar Cumhuriyet başsavcılığı ve görevli mahkemelerce bu Kanun hükümlerine göre yapılır." şeklindeki,
5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 307/1. maddesinde yer alan, "Temyiz ancak hükmün kanuna muhalif olması sebebine müstenit olur.", anılan Kanun'un 308. maddesinde yer alan, "Aşağıda yazılı hallerde kanuna mutlaka muhalefet edilmiş sayılır... 4) Mahkemenin kanuna muhalif olarak davaya bakmaya kendini görevli veya yetkili görmesi..." şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında,
Somut olayda, adı geçen suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 09/01/2014 tarihli ve 2014/141 sayılı iddianame ile açılan kamu davasına ilişkin Küçükçekmece 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/405 esasına kayden yapılan yargılama esnasında, 25/02/2015 tarihinde Küçükçekmece 1. ve 2. Çocuk Mahkemeleri'nin faaliyete geçirilmiş olması karşısında, mahkemesince görevsizlik kararı verilerek dosyanın Küçükçekmece Çocuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, görevsiz mahkeme tarafından suça sürüklenen çocuk hakkında yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 12 yaşını doldurmuş olup 15 yaşını tamamlamamış bulunan suça sürüklenen çocuk ...'nun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılması gerekli olduğu halde, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Dosya kapsamına göre suça konu motosikletin nereden ve nasıl çalındığı, kilitli olup olmadığı, kilitli ise nasıl kilitlendiği ve anahtarın motosikletin üzerinde veya başka bir yerde olup olmadığı tespit edilmeden yazılı şekilde TCK’nın 141. maddesi uyarınca uygulama yapılmış ise de; suç vasfının tespiti açısından müşteki ve suça sürüklenen çocuk ile suça sürüklenen çocuğun ifadesinde ismi geçen .....'nın dinlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik araştırma ve kovuşturma sonucu hüküm kurulması hususları da belirlenmiş olup, bu yönlerden de kanun yararına bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 21/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.