Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/3148 Esas 2015/3765 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3148
Karar No: 2015/3765
Karar Tarihi: 12.10.2015

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/3148 Esas 2015/3765 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık sahte belge düzenlemek suçundan suçlu bulunmuştur. Ancak, mahkeme tarafından 5237 sayılı Kanun'un 53. maddesinin yanlış uygulandığı ve sanığın adli sicil kaydı hakkında hüküm verirken daha önce aldığı cezanın da dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, adli emanetin delil olarak dosyada saklanması gerekliliği de vurgulanmıştır. Bu nedenle, hüküm fıkrasında düzeltmeler yapılarak karar onanmıştır. 5237 sayılı Kanun'un 53. maddesi, hak yoksunluklarını belirlemektedir. Birinci fıkrasının (c) bendi, koşullu salıverilme sürecinde alt soy üyeleri üzerindeki hakların yoksun bırakılmasını öngörmektedir. Üçüncü fıkra ise koşullu salıvermenin şartlarını belirlemektedir.
21. Ceza Dairesi         2015/3148 E.  ,  2015/3765 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2012/25578
    MAHKEMESİ : İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 27/09/2011
    NUMARASI : 2011/183 (E) ve 2011/546 (K)
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
    Ancak;
    1- Adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkaları bulunan sanık hakkında, daha ağır olan mahkumiyeti yerine daha hafif olanın tekerrüre esas alınması,
    2- Adli emanetin 2011/2180 sırasında kayıtlı suça konu nüfus cüzdanının delil olarak dosyada saklanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde müsaderesine karar verilmesi,
    3- 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlünün kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı ise de; yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yazılı olan tekerrüre ilişkin kısmın hükümden çıkartılarak yerine “Sanık B.. K.."nın Fatih 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2003/795-157 Esas-Karar sayılı ilamı ile tekerrüre esas 3 yıl hapis cezası ile mahkumiyeti olduğu anlaşıldığından TCK"nun 58/1. maddesi uyarınca sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ve TCK"nun 58/6. maddesi uyarınca adı geçen sanığa verilen hapis cezalarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına,” yazılmak ve hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine "sanığın 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca; birinci fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme, birinci fıkrada yazılı diğer haklardan ise cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" yazılmak ve yine hüküm fıkrasından müsadereye ilişkin bölüm çıkartılıp hükme “Adli Emanetin 2011/2180 sırasında kayıtlı suça konu sürücü belgesinin delil olarak dosyada muhafazasına” ibaresi yazılmak suretiyle; 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi gözetilerek 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca koşullu salıverilmeye eklenecek sürenin, yanılgılı uygulama sonucu hükümde gösterilen ilam nedeniyle koşullu salıvermeye eklenecek süreden fazla olamayacağı yönündeki hakkı saklı kalmak kaydı ile sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara