Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/7006 Esas 2022/15498 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/7006
Karar No: 2022/15498
Karar Tarihi: 26.09.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/7006 Esas 2022/15498 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2022/7006 E.  ,  2022/15498 K.

    "İçtihat Metni"

    Nitelikli hırsızlık ve nitelikli hırsızlığa teşebbüs suçlarından sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/2-h, 143/1, 35 ve 62. maddeleri gereğince 6 yıl 3 ay hapis ve 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun’un 58. maddesi uyarınca ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Karaman 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2020 tarihli ve 2019/326 esas, 2020/311 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 03/06/2022 gün ve 6676-2021 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23/06/2022 gün ve 2022/83941 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Dosya aslının mahkumiyetine karar verilen diğer sanık tarafından istinaf yoluna başvurulması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiği anlaşıldığından, suret dosya üzerinden yapılan incelemede;
    Dosya kapsamına göre,
    1- Sanık ... hakkında Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 12/04/2019 tarihli iddianamesi ile hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından cezalandırılması istemiyle açılan davanın yargılaması Karaman 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/326 esası üzerinden devam ederken, aynı fiil nedeniyle Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 09/07/2019 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında tarafları ve konusu aynı olan olay hakkında aynı suçlamalarla bir kez daha dava açıldığı ve açılan bu davanın Karaman 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/326 esas sayılı dosyasında birleştirildiği anlaşılmakla; 5271 sayılı Kanun'un 223/7. maddesinde yer alan “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa, davanın reddine karar verilir.” hükmü uyarınca, sanık hakkında aynı fiil nedeniyle açılan mükerrer davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulmasında,
    2- Katılan ...’in kilitli vaziyette yola park etmiş olduğu aracının kapısının zorlanıp açılmasından sonra aracın düz kontak yapılarak çalındığının ve bu araç yanında yine aynı şekilde park halinde bulunan katılan ...’e ait aracın da aynı şekilde çalınmaya teşebbüs edildiğinin anlaşılması karşısında; sanık ... hakkında Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 12/04/2019 tarihli iddianamesi ile katılanlar ... ve ...’e yönelik hırsızlık suçundan ayrı ayrı cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, ancak iddianamede sevk maddesi olarak hırsızlık suçundan 1 kez 5237 sayılı Kanun'un 142/1-e maddesinin yazıldığı, buna göre aynı Kanun’un 142/2-h maddesinin 2 kez uygulanması ihtimaline binaen sanığa ek savunma hakkı verilmesi gerektiği gözetilmeden 5237 sayılı Kanun'un 142/2-h maddesinin uygulanması ihtimaline binaen (1 kez) ek savunma hakkının verilmesiyle yetinilmesi suretiyle yazılı şekilde hırsızlık suçundan katılan sayısınca hüküm kurularak 5271 saylı Kanun'un 226. maddesine aykırı davranılmasında,
    3- Karaman 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2020 tarihli kararı ile "Mut Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/297 esas, 2015/824 karar sayılı ilamı ile verilen hüküm nedeniyle 2. kez mükerrir olduğu anlaşıldığından, sanık hakkındaki hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine" karar verilmiş ise de;
    Dosya kapsamına göre, ikinci defa tekerrüre esas alınan Mut Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/297 esas, 2015/824 sayılı kararında birinci kez tekerrürlüğe esas olan Silifke 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/09/2013 tarihli ve 2013/427 esas, 2013/363 sayılı kararına ilişkin suçun işlendiği 06/05/2013 tarihinde, kayden 28/06/1995 doğumlu olan sanığın 18 yaşından küçük olması karşısında, 5237 sayılı Kanun'un 58/5. maddesinde yer alan “Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme gereğince söz konusu kararın tekerrüre esas alınamayacağı ve dolayısıyla sanığın mükerrir olduğu sabit olmakla beraber sanık hakkında ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

    1- Sanık ... hakkında Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 12/04/2019 tarihli iddianamesi ile hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından cezalandırılması istemiyle açılan davanın yargılaması Karaman 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/326 Esası üzerinden devam ederken, aynı fiil nedeniyle Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 09/07/2019 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında tarafları ve konusu aynı olan olay hakkında aynı suçlamalarla bir kez daha dava açıldığı ve açılan bu davanın Karaman 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/326 Esas sayılı dosyasında birleştirildiği anlaşılmakla; 5271 sayılı CMK’nın 223/7. maddesinde yer alan “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa, davanın reddine karar verilir.” hükmü uyarınca, sanık hakkında aynı fiil nedeniyle açılan mükerrer davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,
    2- Katılan ...’in kilitli vaziyette yola park etmiş olduğu aracının kapısının zorlanıp açılmasından sonra aracın düz kontak yapılarak çalındığının ve bu araç yanında yine aynı şekilde park halinde bulunan katılan ...’e ait aracın da aynı şekilde çalınmaya teşebbüs edildiğinin anlaşılması karşısında; sanık ... hakkında Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 12/04/2019 tarihli iddianamesi ile katılanlar ... ve ...’e yönelik hırsızlık suçundan ayrı ayrı cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, ancak iddianamede sevk maddesi olarak hırsızlık suçundan 1 kez TCK’nın 142/1-e maddesinin yazıldığı, buna göre aynı Kanun’un 142/2-h maddesinin 2 kez uygulanması ihtimaline binaen sanığa ek savunma hakkı verilmesi gerektiği gözetilmeden TCK’nın 142/2-h maddesinin uygulanması ihtimaline binaen (1 kez) ek savunma hakkının verilmesiyle yetinilmesi suretiyle yazılı şekilde hırsızlık suçundan katılan sayısınca hüküm kurularak CMK’nın 226. maddesine aykırı davranılması,
    3- Sanık hakkında mahkemece “Mut Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/297 esas, 2015/824 karar sayılı ilamı ile verilen hüküm nedeniyle 2. kez mükerrir olduğu anlaşıldığından, sanık hakkındaki hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine” karar verilmiş ise de; dosya kapsamına göre, ikinci kez tekerrüre esas alınan Mut Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/297 esas, 2015/824 sayılı kararında birinci kez mükerrirliğe esas olan Silifke 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/09/2013 tarihli ve 2013/427 esas, 2013/363 sayılı kararına ilişkin suçun işlendiği 06/05/2013 tarihinde, kayden 28/06/1995 doğumlu olan sanığın 18 yaşından küçük olması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 58/5. maddesinde yer alan “Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme gereğince söz konusu Silifke 1. Asliye Ceza Mahkemesinin kararının tekerrüre esas alınamayacağı, dolayısıyla sanığın mükerrir olduğu sabit olmakla beraber hakkında ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı dikkate alınmadan ve ayrıca tekerrüre esas alınan Mut Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/297 esas sayılı ilamındaki mahkumiyete konu suçun TCK’nın 106/1-1. maddesinde yazılı tehdit suçu olduğunun, anılan suçun CMK’nın 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan ve 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik sonrası uzlaşma kapsamına alındığının, bununla birlikte sanığın başka da tekerrüre esas alınabilecek sabıkaları olduğunun anlaşılması karşısında, tekerrüre esas alınan bu ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının gerekeceği, ancak sanığın adli sicil kaydında yer alan Anamur 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/71 esas sayılı kararı ile hırsızlık suçundan verilen 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezasına ilişkin mahkumiyetinin tekerrüre esas alınabilecek mahkumiyetlerden en ağırı olduğundan bu mahkumiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması nedenleriyle kanun yararına bozma istemleri yerinde görüldüğünden (KARAMAN) 3. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 06/10/2020 tarihli ve 2019/326 E., 2020/311 K. sayılı kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 26/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara