Esas No: 2021/1770
Karar No: 2022/15726
Karar Tarihi: 28.09.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/1770 Esas 2022/15726 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/1770 E. , 2022/15726 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar incelenmiş ve suçlu bulunan sanık hakkında verilen hükümlerin bazı nedenlerden dolayı bozulması gerektiği belirtilmiştir. İlk olarak, mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alındığına dair yeni bir kanun çıktığı ve bu nedenle hükümden sonra sanık hakkında uzlaşma girişiminde bulunulması gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, basit yaralama suçu için verilen cezanın basit yargılama usulü ile belirlendiği ve sonuç cezasının indirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Son olarak, sanık hakkında tekerrüre esas alınan tehdit suçunun da uzlaştırma kapsamına alındığı ve bu nedenle hakkında verilen ilamın yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Bu bağlamda, kararda bahsedilen kanun maddeleri şöyle açıklanmıştır:
- 6763 sayılı Kanun: Etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile ilgili düzenlemeleri içerir.
- CMK’nın 253/3. maddesi: Uzlaştırma kapsamını belirleyen maddedir.
- TCK’nın 86/2. maddesi: Kasten yaralama suçunu düzenler.
- TCK’nın 151/1. maddesi: Mala zarar verme suçunu düzenler.
- 5237 sayılı TCK'nın 7/2.maddesi: Farklı kanun hükü
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Basit yaralama, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Suç tarihinde uzlaşma kapsamında olmayan mala zarar verme suçu bakımından hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile, CMK’nın 253/3. maddesinde yer alan “Etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin madde metninden çıkarılması dolayısıyla mala zarar verme suçunun da uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında, 6763 sayılı Kanunda belirtilen prosedüre uygun şekilde uzlaştırma girişiminde bulunulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
2-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 86/2. maddesi uyarınca kasten yaralama ve TCK’nın 151/1. maddesi uyarınca mala zarar verme suçlarından hükümler kurulduğu, suç tarihinde mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamında bulunmaması ve 5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesi uyarınca uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla işlenmiş olması nedeniyle uzlaştırmanın mümkün olmadığı anlaşılmış ise de, TCK'nın 151/1. maddesi kapsamındaki mala zarar verme suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alındığı ve sanık hakkında TCK’nın 86/2. maddesi uyarınca kasten yaralama ve TCK’nin 151/1. maddesi uyarınca mala zarar verme suçlarından hükümler kurulduğu, TCK’nın 151/1. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun da uzlaştırma kapsamına alındığı anlaşılmakla; sanık hakkında katılana karşı işlenen tüm suçlar yönünden söz konusu kanun değişikliğine göre yeniden usulüne uygun uzlaştırma işlemi uygulanıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3-Kabule göre de;
24.10.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile düzenlenen 5271 sayılı CMK'nın 251/1. maddesindeki "Basit Yargılama Usulü"nün uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun'un 31. maddesiyle 5271 sayılı CMK'na eklenen geçici 5/1-d maddesi ile "01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" şeklinde sınırlama getirilmiş ise de;
Hükümden sonra Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarihli iptal kararı ile yukarıda anılan geçici 5/1-d'de yer alan hükme bağlanmış ibaresinin aynı bentte yer alan, "Basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
CMK'nın 251/3. maddesinde "Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir" şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurmaya elverişli olması nedeniyle, temyize konu ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren TCK'nın 86/2. maddesinde düzenlenen basit yaralama suçu yönünden aynı Kanun'un 7. ve CMK'nın 251. maddeleri uyarınca yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
4-Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Bozyazı Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/152 esas, 2009/226 karar sayılı ilamındaki mahkumiyetin, TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair kanunun 34.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 106/1-1.cümlesinde tanımı yapılan tehdit suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2.maddesi uyarınca "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde belirtilen esas ve usulü göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip hakkında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK'nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerekliliği,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28/09/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.