Esas No: 2021/1743
Karar No: 2022/15933
Karar Tarihi: 03.10.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/1743 Esas 2022/15933 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/1743 E. , 2022/15933 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen bir dosya incelenerek, silahla tehdit, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve kasten yaralama suçlarından mahkumiyet hükmü verildiği belirtiliyor. Ancak mahkeme kararında, suçların uygun kanun maddelerine göre yargılanıp yargılanmadığına ilişkin bir hatalı değerlendirme yapıldığı ifade ediliyor. Sanıkların silahla tehdit eylemlerinin birden fazla kişi ile birlikte gerçekleştirilmesi nedeniyle eylemlerinin TCK’nın 106/2-a-c maddelerine uyduğu görmezden gelindiği belirtiliyor. Ayrıca, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunun gece vakti işlenmesi durumunda ayrı bir cezanın öngörüldüğü vurgulanarak, sanıklar hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu bakımından TCK’nın 116/2 maddesinin uygulanması ihtimali üzerinde durulması gerektiği belirtiliyor. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi kararının da dikkate alınması gerektiği ifade ediliyor ve bu madde kapsamındaki hak yoksunluklarının infaz aşamasında gözetilmesinin mümkün olduğu belirtiliyor. Belirtilen suçlar için uygulanan TCK maddeleri ise şöyle:
- 106/2-a-c: Birden fazla kişiyle birlikte veya silahla tehdit ederek kişiyi yaralama suçu
- 116/2-4: İş yeri dokunulmazlığını ihlal suçu
- 119/1-a-c: İş yeri dokunulmazlığını ihlal suçu
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama, silahla tehdit, iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların silahla gerçekleştirmiş oldukları tehdit eylemlerini birden fazla kişi ile birlikte gerçekleştirmeleri nedeniyle eylemlerinin TCK’nın 106/2-a-c maddelerine uyduğu gözetilmeden aynı Kanun’un 106/2-a maddesi uyarınca hüküm kurulması; iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunun TCK’nın 116/2. maddesinde düzenlendiği, ancak bu suçun gece vakti işlenmesi durumunda eylemin aynı Kanun’un 116/4. maddesi kapsamında olacağı, zira bu fıkrada bağımsız bir cezanın öngörüldüğü, bu itibarla sanıklar hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu bakımından TCK’nın 116/2 maddesinin uygulanması ihtimaline binaen ek savunma verilmesine gerek olmadığı, yine sanıkların birden fazla kişi ile birlikte ve silahla gerçekleştirdikleri iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu bakımından iddianamede gösterilen ve uygulama konusu yapılan TCK’nın 119/1-c maddesinin yanı sıra ek savunma hakkı verilmeden, aynı Kanun’un 119/1-a maddesi de uygulanmış ise de; anılan bentlerde öngörülen ceza sürelerinin aynı olması nedeniyle ek savunma hakkı verilmemesi suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması sonuca etkili görülmediğinden tebliğnamedeki (1 ve 2) no’lu bozma düşüncelerine iştirak edilmemiş; 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin kısmen istem gibi ONANMASINA, 03/10/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.