Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/2672 Esas 2015/3679 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2672
Karar No: 2015/3679
Karar Tarihi: 08.10.2015

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/2672 Esas 2015/3679 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi         2015/2672 E.  ,  2015/3679 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2012/1513
    MAHKEMESİ : Küçükçekmece 4. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 11/10/2011
    NUMARASI : 2010/1548 (E) ve 2011/939 (K)
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

    1- Belgelerde sahtecilik suçlarında; aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olması nedeniyle, adli emanetin 2010/3704 numarasında kayıtlı suça konu nüfus cüzdanı ve sürücü belgesinin celbi sağlanıp incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, kararın gerekçe bölümünde aldatma yeteneğine sahip olup olmadığının tartışılması ve denetime olanak verecek şekilde sahte belge aslının dosya içerisine konulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabul ve uygulamaya göre de;
    a) 5237 sayılı TCK"nun 43. maddesine göre "Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda" zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, suça konu nüfus cüzdanı ve sürücü belgesinin aynı anda ele geçirildiği olayda, farklı zamanlarda yapıldıklarına ilişkin kesin delil bulunmadığından, tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerektiği ve birden çok sahte belgenin düzenlenmesi/kullanılması olgusunun 5237 sayılı TCK"nun 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında nazara alınabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde, suçun zincirleme şekilde işlendiğinin kabulü ile fazla ceza tayini,
    b) 5237 sayılı TCK.nun 53/3. maddesi gereğince aynı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık hakları yönünden koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    c) Tekerrüre esas sabıkası bulanan sanık hakkında TCK" nun 58. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, CMUK"nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 08.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara