Esas No: 2021/4822
Karar No: 2022/16199
Karar Tarihi: 05.10.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/4822 Esas 2022/16199 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/4822 E. , 2022/16199 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından görülen bir hırsızlık davasında, Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi gereği bilinen en son adres esas alınarak yapılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, tebligatın bu adrese yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak, mahkeme kararında katılanın bildirdiği bilinen son adrese doğrudan çıkarılan tebligatın usule aykırı olduğu ve tebligatın önce Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılarak, bila tebliğ iade edilmesi halinde adres kayıt sistemindeki adrese yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkemenin gerekçeli kararının usulüne uygun olarak tebliği ve bu konuda ek tebliğname düzenlenmesi gerektiği kararlaştırılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 10/2, 21/1-2, 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2 maddeleri kararda detaylı ve açıklayıcı bir şekilde belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesinin, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (Bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun’un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkânsızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, katılan ...’ın yokluğunda verilen kararın 21.04.2016 tarihli duruşmadaki ifadesinde bildirdiği bilinen son adresi olan ...” MERNİS adresine, doğrudan “MERNİS adresi” ibaresi ile çıkarılan ve Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi gereğince 07.06.2016 tarihinde yapılan tebliğ işleminin usule aykırı olmasından dolayı, gerekçeli kararın usulüne uygun olarak (Öncelikle katılanın yukarıda belirtilen bilinen en son adresine MERNİS şerhi içermeden Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre tebliği, bu adrese tebliğ yapılamaması halinde MERNİS adresine MERNİS şerhi ile Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ yapılmak suretiyle) tebliği ile buna ilişkin belge ve sunarsa temyiz dilekçesi de eklendikten ve bu konuda ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere İADESİNİN mahallince sağlanması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 05.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.