Esas No: 2021/3793
Karar No: 2022/16647
Karar Tarihi: 12.10.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/3793 Esas 2022/16647 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/3793 E. , 2022/16647 K.Özet:
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması mümkün görülmüştür. İkinci suç olan konut dokunulmazlığının ihlali suçuna ilişkin verilen hüküm açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, bu kararın itiraza tabi olduğu ancak temyiz edilemeyeceği belirtilmiştir. Hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde ise, sanığın zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden savunma hakkının kısıtlanması sebebiyle hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise, sanığın zorunlu müdafii atanması gerektiği 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi, savunma hakkının kısıtlanması sebebiyle bozma kararı verilmesi ise 5237 sayılı TCK'nın 188/1 ve 289/1-e maddeleri olarak belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet, HAGB
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan mahallinde zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
I-Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen karara yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, 5271 sayılı CMK’nın 231/12. maddesi uyarınca itiraza tabi olduğu, bu kararın temyizi mümkün olmadığından, 5271 sayılı CMK’nın 264. maddesine göre de, kanun yolunun ve merciinin belirlenmesinde yanılma, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağından, sanığın talebi itiraz niteliğinde kabul edilerek itirazın merciince incelenmesi için dosyanın incelenmeksizin isteme aykırı olarak mahalline İADESİNE,
II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
5237 sayılı TCK'nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen TCK'nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12.10.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.