Esas No: 2022/8012
Karar No: 2022/17026
Karar Tarihi: 18.10.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/8012 Esas 2022/17026 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/8012 E. , 2022/17026 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I) Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık suçunun suça sürüklenen çocuk lehine gündüz sayılan zaman dilimi içerisinde işlendiğinin kabulü gerektiği belirlenerek yapılan incelemede;
Suç tarihi itibariyle 15 yaşını doldurmuş olup 18 yaşını tamamlamamış olan suça sürüklenen çocuğun, gündüz vakti katılana ait ikametin bahçesine rızaya aykırı olarak girmesi şeklindeki eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 116/1 ve 31/3. maddelerinde tanımlanan konut dokunulmazlığının ihlali suçunu oluşturduğu, bu suç için öngörülen cezanın üst sınırına göre, aynı Kanun'un 66/1-e ve 66/2. maddeleri uyarınca hesaplanan 5 yıl 4 aylık asli dava zamanaşımının, sorgu tarihi olan 08/05/2015 tarihinden karar tarihine kadar geçtiği gözetilmeden gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
II) Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Katılan ile tanık Nihat Demiroğlu’nun anlatımlarına göre; suça konu ekobisin olay günü saat 19:00 ile 22:10 saatleri arasında çalındığı, suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği, tanıkların suça sürüklenen çocuğu bahsi geçen ekobisi iterek getirirken gördükleri saat olan 22:00 sıralarının suçun işlendiği zaman olduğuna dair dosya kapsamında net bir tespit bulunmadığı, UYAP’tan alınan güneşin doğuş ve batış zamanlarını gösteren çizelgeye göre, suç tarihinde yaz saati uygulaması da dikkate alındığında güneşin batış saatinin 20:39 olduğu ve TCK'nın 6/1-e maddesine göre gece vakti sayılan zaman diliminin saat 21:39’da başladığının anlaşılması karşısında; şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık suçunun suça sürüklenen çocuk lehine gündüz sayılan zaman dilimi içerisinde işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden ve suçun gece vakti işlendiğine ilişkin kanıtlar denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilip tartışılmadan, suça sürüklenen çocuk hakkında TCK'nın 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
2- Dosya içerisinde yer alan 27/02/2020 tarihli dekonta göre; suça sürüklenen çocuk tarafından katılanın bozma öncesi yapılan 19/01/2015 tarihli duruşmada 250 TL olarak beyan ettiği zararının tamamının ödendiği anlaşılmakla, gerçekleşen iade nedeniyle, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK'nın 168/2 maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma olanağının karar yerinde tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18/10/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.