Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/5317 Esas 2022/17062 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yapılan bir yargılama sonucunda, sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Ancak, sanık hakkında eksik araştırma yapılarak sadece tanık beyanlarına göre mahkumiyet hükmü verildiği öne sürülmüştür. Ayrıca, mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamında olmadığının belirtilmesine karşın, sonra yürürlüğe giren bir kanunla suçun uzlaşma kapsamına dahil edildiği ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, atılı suçlar yönünden usulüne uygun uzlaştırma işlemi yapılmadan hüküm kurulması yanlış olduğu belirtilmiş ve hükümler bozulmuştur. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı TCK'nın 116/1 ve 151/1. maddeleri ile 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesidir. Ayrıca, TCK'nın 151. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamına alındığı belirtilmiştir.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Tanıkların beyanlarında Bahar isimli şahsın olayı görüp anlattığı ve ondan duydukları ifadeleri beyan etmeleri karşısında, Bahar isimli kişi dinlenmeden eksik araştırma ile mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de;
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 116/1 ve 151/1. maddeleri uyarınca konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından hükümler kurulduğu, bu tarihte sanığın üzerine atılı mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamında olmadığı, hükümden sonra 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, CMK’nın 253/3. fıkrasında yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar” ibaresi madde metninden çıkarılmakla TCK’nın 151. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, atılı tüm suçlar yönünden usulüne uygun uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.