Esas No: 2021/21052
Karar No: 2022/17195
Karar Tarihi: 19.10.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/21052 Esas 2022/17195 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/21052 E. , 2022/17195 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : İlk derece mahkemesinin mahkumiyet hükmünün kaldırılarak sanığın mahkumiyetine
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
... Başsavcılığının 2017/11977 Soruşturma Numaralı iddianamesi sanığın 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h 143 maddelerinden cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, ... 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 13.02.2018 tarihli hükmü ile sanığın 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h, 143 maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedilmesinin akabinde, hükmün sanık tarafından istinaf edilmesi sonucunda, duruşma açılarak ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılıp sanığın aynı Kanun’un 142/2-h 62 maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezasına mahkum edilmesi nedeniyle hükmün temyize kabil olduğu değerlendirilerek ve sanığın temyiz dilekçesinde “lehe olan kanun maddelerinin uygulanması gerektiğini” belirtmesi nedeniyle temyiz sebebinin bulunduğun belirlenerek yapılan incelemede;
5271 sayılı CMK’nın 288. maddesinin “Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır” ve aynı Kanun’un 294. maddesinin ise; “Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir” şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanığın temyiz isteminin, “hüküm kurulurken lehine olan maddelerin uygulanması gerektiğine” ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik ve Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/05/2020 tarihli ve 2019/20-358 Esas, 2020/197 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği gibi hiçbir temyiz nedeni içermediği tespit edilen bir temyiz başvurusu bakımından 5271 sayılı CMK’nın 289. maddesinde yer alan hukuka kesin aykırılık hallerinin kendiliğinden gözetilemeyeceği, ancak bir temyiz nedeninin varlığı tespit edilmiş olan temyiz dilekçesi veya beyanı bakımından, bu dilekçe veya beyanda hukuka kesin aykırılık halleri gösterilmemiş olsa dahi temyiz incelemesi sırasında hukuka kesin aykırılık hallerinin gözetileceği de nazara alınarak yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK'nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen TCK'nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, dosyanın gereği için kararı veren ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 19.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.