Esas No: 2022/9158
Karar No: 2022/17406
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/9158 Esas 2022/17406 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/9158 E. , 2022/17406 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
I- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde,
Doğrudan hükmolunan adli para cezalarının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından sanığın temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
II- Sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde,
1. Sanığın savunmasında, olayın yaşandığı Bağcılar ilçesine daha önce hiç gitmediği, olay tarihinde Laleli’de pazarcılık ile uğraştığı, çocuk elbisesi sattığı ve yanında da ayakkabı satan arkadaşları olduğu ve bu nedenle olay yerinde bulunan ayakkabı kutusundan parmak izinin çıkmış olabileceği savunması karşısında, sanığın ifadelerinin doğruluğunun tespiti açısından; müştekiden suça konu ayakkabıyı, kutusu ile birlikte hangi tarihten ve hangi mağazadan aldığı, aldığı yerin tespiti neticesinde; mağaza sahibi tanık olarak dinlenerek, sanığın ifadelerinin kendisine sorularak doğrulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2. Sanığın mahkeme huzurda parmak izinin elde edilip Emniyet Genel Müdürlüğü veya Jandarma Komutanlığı Kriminal Dairesine gönderilerek, dosya içerisinde bulunan olay yerinden elde edilen parmak iziyle kıyaslanmasının ardından, olay yerinden elde edilen parmak izinin sanığa ait olup olmadığına ilişkin ayrıntılı rapor alınması gözetilmeksizin ve dosya içeriğine göre, sanığın parmak izinin ele geçtiği ayakkabı kutusunun evin neresinde olduğuna dair bir tespit olmadığı, bu nedenle olay yeri inceleme tutanağında imzası bulunan kolluk görevlileri de dinlenerek, ayakkabı kutusunun evin içinde veyahut dışında olup olmadığını net bir şekilde tespit edilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi,
3. Sanığın bağcılar ilçesine hiç gelmediğini ifade etmesi karşısında; sanığın suç tarihinde kullanımında olan cep telefonu hatları tespit edilerek, olay tarihinden 3 gün öncesi ve 3 gün sonrasını kapsar şekilde HTS kayıtlarının (arama, aranma, mesaj, baz istasyonu vs) Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan getirtilerek savunmasının doğruluğunun araştırılması ve inceleme sonucuna göre deliller bir bütün halinde değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ve kovuşturma sonucu yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
4. Kabule göre de;
Sanığın adli sicil kaydında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel sabıkası olmadığı, konut dokunulmazlığının ihlali suçunun niteliği gereği giderilmesi gerekli somut (maddi) bir zararın bulunmadığı, suç tarihinde kayden sabıkasız olan sanık hakkında CMK’nın 231/6-b bendinde belirtilen “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken “müştekinin zararlarını gidermediği” biçimindeki yasal ve dosya içeriğine uygun olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.