Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/11251 Esas 2015/5536 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11251
Karar No: 2015/5536
Karar Tarihi: 13.10.2015

Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/11251 Esas 2015/5536 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen Marka Hakkına Tecavüz suçuyla ilgili yerel mahkeme hükmü temyiz edildi. Dosya incelendi ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği belirtildi. Ancak, katılanın tespit edilmiş bir zararı bulunmadığı gözetilmeden mahkemece sanık hakkında CMK'nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildi. Bu nedenle, hükmün bozulmasına ve dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine karar verildi.
CMK'nın 231. maddesi suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılabileceği belirtilir. Ayrıca, objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, sanık hakkında aynı Kanun'un 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği ifade edilir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında da hükm
19. Ceza Dairesi         2015/11251 E.  ,  2015/5536 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 7 - 2013/28837
    MAHKEMESİ : Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 25/09/2012
    NUMARASI : 2011/470 (E) ve 2012/819 (K)
    SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK"nın 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı Kanun"un 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir
    Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan katılanın tespit edilmiş bir zararı bulunmadığı gözetilmeden mahkemece "sanığın müdahil firmanın zararını karşılamadığı” gerekçesiyle sanık hakkında CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi ,
    Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara