Esas No: 2022/8665
Karar No: 2022/17635
Karar Tarihi: 26.10.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/8665 Esas 2022/17635 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/8665 E. , 2022/17635 K.Özet:
Sanık hırsızlık suçundan mahkum edilmiştir ve üst Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Sanığın daha önce güveni kötüye kullanma suçundan aldığı mahkumiyet hükmü tekerrürü esas alınarak cezalandırılmıştır. Ancak, TCK'nın 155/2. maddesi uyarınca sanığın güveni kötüye kullanma suçu uzlaşma kapsamına alındığı, tekerrür hükümlerinin uygulanması için uyarlama yargılaması yapılması gerektiği ve 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunluklarının uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak, sanığın suç tarihinde yürürlükte olan ve daha lehe olan 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesi yok sayılarak, sanık hakkında aleyhine olan TCK’nın 142/2-h maddesi ile hüküm kurulduğu belirtilerek, kararın bu sebeplerden dolayı bozulması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri; TCK'nın 58. maddesi, TCK'nın 155/2. maddesi, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi, ve TCK’nın 142. maddesi olarak belirtil
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli kararda temyiz süresinin tefhimden itibaren 15 gün olduğunun belirtilmesi nedeniyle üst Cumhuriyet savcısının yanıltıldığı anlaşılmakla, üst Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek ve üst Cumhuriyet savcısının sadece hırsızlık suçundan kurulan hükmü temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın adli sicil kaydında yer alan Kemalpaşa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.06.2013 tarihinde kesinleşen 03.05.2013 tarihli, 2013/158 E, 2013/484 K. sayılı ilamına konu güveni kötüye kullanma suçundan aldığı mahkumiyet hükmü tekerrüre esas alınarak, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesi uygulanmış ise de; 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, sanığın eylemine uyan TCK'nın 155/2. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alındığında ve sanığın tekerrüre esas alınabilecek başka sabıkasının bulunmadığının anlaşılması karşısında, tekerrüre esas alınan bu ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
6545 sayılı Kanun’un 104. maddesi uyarınca Kanun’un yayımı tarihinde yürürlüğe gireceğinin belirtildiği, 6545 sayılı Kanun’un 62. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h maddesinin 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiği ve suç tarihinin 04/02/2014 olduğunun anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin suç tarihinde yürürlükte bulunan ve daha lehe olan 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesine uyduğu ve 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önceki TCK’nın 142/1-b maddesi ile hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden suç tarihinde yürürlükte olmayan ve sanığın aleyhine olan TCK’nın 142/2-h maddesi ile hüküm kurulmak suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 26.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.