Esas No: 2022/7061
Karar No: 2022/18328
Karar Tarihi: 07.11.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/7061 Esas 2022/18328 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/7061 E. , 2022/18328 K.Özet:
Sanık, inşaatta kullanılan elektrik santralinden, katılanın rızası olmaksızın evine elektrik hattı çekerek elektrik kullanmıştır. Ancak mahkeme, suç vasfını eksik belirleyerek sanığı hırsızlık suçundan cezalandırmıştır. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise suçun karşılıksız yararlanma suçunu oluşturduğunu belirtmiş ve kanun yararına bozma talebinde bulunmuştur. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun da desteklediği bu görüş doğrultusunda, hüküm bozulmuş ve sanığın karşılıksız yararlanma suçundan cezalandırılması gerektiği kabul edilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 141/1 ve 62. Maddeleri
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58. Maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 309. Maddesi
- TCK'nın 163/3. Maddesi
"İçtihat Metni"
Değişen suç vasfı nedeniyle hırsızlık suçundan sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 141/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Aliağa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/04/2021 tarihli ve 2020/348 esas, 2021/542 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 08/06/2022 gün ve 2596-2022-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/07/2022 gün ve 2022/95443 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, sanığın katılan müteaahhit ...'ya ait yapımı devam etmekte olan inşaata ait elektrik santralinden ikamet etmekte olduğu evine elektrik hattı çekmek suretiyle katılanın rızası olmaksızın elektrik kullanma eyleminin, 5237 sayılı Kanun'un 163/3. maddesinde düzenlenen karşılıksız yararlanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/04/2018 tarihli ve 2017/17-1125 Esas – 2018/131 Karar sayılı kararında “Sanığın, katılan Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.'ye ait baz istasyonuna elektrik veren trafodan doğrudan kablo çekerek kendi evinde elektrik enerjisi kullandığı olayda; elektrik enerjisinden hukuken abonelik esasına göre yararlanılabilmesi, katılan şirketin dağıtıcı konumundaki kurum ile geçerli bir abonelik sözleşmesi kurarak sayaçtan geçen elektrik enerjisinin sahibi hâline gelmesi, sanığın da sahibinin rızası olmaksızın ve kendisi tarafından tüketilen enerji miktarının belirlenmesini önleyecek şekilde elektrik enerjisi tüketmesi şeklindeki eyleminin TCK'nın 163. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen karşılıksız yararlanma suçunu oluşturduğu; 6352 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucunda ekonomik bir değer taşıyan her türlü enerjinin taşınır mal sayılacağına ve elektrik enerjisinin de hırsızlık suçuna konu olabileceğine ilişkin TCK'nın 141. maddesinin ikinci fıkrası ile aynı Kanun'un 142. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinin yürürlükten kaldırılması ve bu bağlamda abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin taşınır mal sayılmaması nedeniyle eylemin hırsızlık suçu kapsamında değerlendirilemeyeceği kabul edilmelidir.” şeklinde yer alan değerlendirme ışığında somut olay irdelendiğinde; sanığın katılan müteahhit ...’ya ait yapımı devam etmekte olan inşaattaki elektrik santralinden, ikamet etmekte olduğu evine doğrudan kablo çekmek suretiyle katılanın rızası olmaksızın elektrik enerjisi kullanması şeklindeki eyleminin, TCK’nın 163/3. maddesinde düzenlenen karşılıksız yararlanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden ve 6352 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucunda ekonomik bir değer taşıyan her türlü enerjinin taşınır mal sayılacağına ilişkin TCK’nın 141. maddesinin ikinci fıkrasının yürürlükten kaldırıldığı da dikkate alınmadan suç vasfının belirlenmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hırsızlık suçundan TCK’nın 141/1. maddesi uyarınca sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden (ALİAĞA) 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 09/04/2021 tarihli ve 2020/348 E., 2021/542 K. sayılı kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 07/11/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.