5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/5070 Esas 2015/5126 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/5070
Karar No: 2015/5126
Karar Tarihi: 06.10.2015

5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/5070 Esas 2015/5126 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara(Kapatılan) 2. Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi'nde gerçekleştirilen bir yargılamada, Dolunay 19 radyosunda yayınlanan bir yayında 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu işlendiği gerekçesiyle yönetim kurulu üyeleri hakkında dava açılmıştır. Dosya incelenirken, sanıkların hukuki durumu ve suç tarihi itibariyle ayrıca sorumlu müdür bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, CMK'nın 231/5. maddesi uyarınca mağdurun veya kamunun uğradığı zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği vurgulanmıştır. Ancak, katılanın marka hakkının ihlali nedeniyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilemeyecek denli karmaşık olduğu belirtilerek hükümsüzlük kararı verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu ile CMK'nın 231/5. ve 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddeleri ve fıkraları gösterilmiştir.
19. Ceza Dairesi         2015/5070 E.  ,  2015/5126 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 7 - 2012/74069
    MAHKEMESİ : Ankara(Kapatılan) 2. Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 17/10/2011
    NUMARASI : 2010/134 (E) ve 2011/247 (K)
    SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Dosya kapsamına göre, sanıkların suça konu yayının yapıldığı Dolunay 19 isimli radyonun yönetim kurulu üyeleri olması karşısında, anılan şirkette radyo yayını ile ilgili olarak suç tarihi itibarıyla ayrıca bir sorumlu müdür bulunup bulunmadığının araştırılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2-Kabule göre de;
    5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK"nın 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı Kanun"un 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir.
    Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan katılanın tespit edilmiş bir zararı bulunmadığı gözetilmeden mahkemece "mağdur zararı karşılanmadığından” bahisle sanıklar hakkında CMK 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanıkların temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara