213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3125 Esas 2015/4889 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3125
Karar No: 2015/4889
Karar Tarihi: 30.09.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3125 Esas 2015/4889 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, A.Ş. şirketinin yetkilileri olan sanıkların 2006 yılında sahte fatura düzenledikleri ve defter-belge ibraz etmedikleri iddiasıyla yargılandıkları belirtiliyor. Sanıkların hisselerini devrettikleri kişi tarafından tanınmadığı ancak hisse devir senedindeki imzanın doğru olduğu belirtiliyor. Vergi usul kanununa aykırı hareket ettikleri iddiasının dosyada yeterli kanıtların olmadığına dair bir belirleme de yapılmış. Kararda, sanıkların beraatine karar verilmesinin eksik kovuşturma olduğu belirtilerek kararın bozulması ve yeniden yargılama yapılması gerektiği ifade edilmiş. Kanun maddeleri olarak ise 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesi ve 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgilerin faturaların içermesi gerektiği belirtiliyor.
19. Ceza Dairesi         2015/3125 E.  ,  2015/4889 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2011/193913
    MAHKEMESİ : Mersin 2. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 24/02/2011
    NUMARASI : 2009/504 (E) ve 2011/179 (K)
    SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihlerine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1- A.. Nak.Loj. Maden Gıda İnş.San.Tic.Ltd.Şti"nin yetkilileri olan sanıkların 2006 takvim yılında sahte fatura düzenledikleri ve istenen 2006 takvim yılına ait defter ve belgeleri ibraz etmediklerinin iddia edildiği olayda, sanıklardan A.. Ş.. ve T.. Ç.."nun şirketteki hisselerinin tamamını Mersin 8. Noterliği"nde düzenlenen 19.08.2005 tarih ve 25437 yevmiye sayılı hisse devir senedi ile M.. Ş.. isimli kişiye devrettiklerini savunmalarına karşın adı geçen kişinin tanık olarak alınan beyanında sanıkları tanımadığını ve bu kişilerden şirket hissesi devralmadığını ancak hisse devir senedindeki imzanın kendisine ait olduğunu belirttiği, Mersin Ticaret Sicil Memurluğu"nun 06.05.2009 tarihli yazısına göre de sanıkların halen şirket yetkilisi olarak gözüktükleri, yine sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, vergi suçu ve tekniği raporlarında Bingöl Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi S. İ.. adına düzenlenen faturaların varlığından söz edilmesine rağmen dosya içinde fatura asılları veya onaylı örneklerinin bulunmadığının anlaşılması karşısında, adına fatura düzenlendiği belirtilen S. İ. isimli şahsın tanık sıfatı ile beyanı alınarak sanıkları tanıyıp tanımadığı ve suça konu faturalar içeriğindeki malları kimden satın aldığının sorulması, suç tarihi itibariyle şirkete ait beyannameler ve faturalar temin edilerek gerekirse üzerlerinde yazı ve imza incelemesi yaptırılması, yine suça konu faturalar incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp
    taşımadığı tespit edilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik kovuşturma ile yetinilerek beraatlerine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    2- Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık John K.. A.. yararına, CMK"nın 324/1, 327/2. ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddeleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    3- Gerekçeli karar başlığında sanıklardan John K.. A.."ın isminin K.. A.. olarak eksik gösterilmesi suretiyle, CMK"nın 232/2-b maddesine aykırı davranılması,
    Kanuna aykırı ve katılan vekili ile sanık John K.. A.. müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara