213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3251 Esas 2015/4842 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3251
Karar No: 2015/4842
Karar Tarihi: 30.09.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3251 Esas 2015/4842 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Anadolu 15. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2010/230 (E) ve 2010/883 (K) sayılı kararda, sanık S.Ç. için temyiz isteği reddedilerek hükmün onanması, sanık C.Ç. için ise vergi incelemesi yapılabilmesi için iş yerinin faal olup olmadığının araştırılması gerektiği belirtilerek beraat kararının kanuna aykırı olduğu ve hükmün bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda, suçun 213 sayılı Kanuna Aykırılık olduğu belirtilmiş ve sanık C.Ç.'nin mükellef olduğu belirtilen faaliyetini resmi olarak durdurduğunu bildirmesi nedeniyle gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kanunun 139/2. maddesi ise incelemenin dairede yapılması gerektiren nedenlerden birinin varlığı önceden belirlenmeden faaliyetini sürdüren mükelleflere defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatların hukuken geçerli olamayacağına dikkat çekilmiştir.
19. Ceza Dairesi         2015/3251 E.  ,  2015/4842 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2011/212559
    MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 15. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 19/10/2010
    NUMARASI : 2010/230 (E) ve 2010/883 (K)
    SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    I- Sanık S.. Ç.. yönünden;
    Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    II- Sanık C.. Ç.. yönünden ise;
    213 sayılı Kanunun 139/2. maddesi uyarınca, incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenlerden birinin varlığı önceden belirlenmeden faaliyetini sürdüren mükelleflere defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatlar hukuken geçerli olmamakla birlikte, sanık S.. Ç.."ın şirket işleri ile ilgilenen kişi olduğunu belirttiği diğer sanık C.. Ç.."ın dosya içerisinde mevcut olan ve yargılama aşamasında alınanan tek beyanında, ekonomik nedenlerle şirketin faaliyetini resmi olarak durdurduğunu bildirmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından, işyerinin tebligat tarihinde faal olup olmadığı araştırılarak, kapatılmış olması halinde işyerinde vergi incelemesi yapılmasının mümkün olmadığı da gözetilerek sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerekirken eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
    Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki bozma düşüncesine uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara