Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/6165 Esas 2015/4756 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6165
Karar No: 2015/4756
Karar Tarihi: 29.09.2015

Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/6165 Esas 2015/4756 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İzmir 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, marka hakkına tecavüz suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, hapis cezası paraya çevrilirken CMK'nın 232/6 fıkrası ihlal edilmiştir. Ayrıca, mahkeme açıklanmasının geri bırakılması talebine, tarafların ekonomik durumu ve suçtan önceki durumlarının dikkate alınarak olumsuz cevap vermiştir. Dosya, kanuna aykırı işlem ve eksikler nedeniyle bozulmuştur. TCK'nin 52/4 maddesi konusunda da kararda bilgi verilmemiştir. Kanun maddeleri: CMK 232/6, 5271 sayılı CMK 231/5, 231/6-c, TCK 52/4.
19. Ceza Dairesi         2015/6165 E.  ,  2015/4756 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 7 - 2012/164134
    MAHKEMESİ : İzmir 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 07/03/2012
    NUMARASI : 2012/1 (E) ve 2012/125 (K)
    SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Hapis cezası paraya çevrilirken, uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6 fıkrasına aykırı davranılması,
    2- 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve subjektif koşulların varlığı halinde, CMK"nın 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı Kanunun 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir."denilmektedir.
    Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan katılanın tespit edilmiş bir zararı bulunmadığı gözetilmeden, mahkemece koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    3- Sanık müdafinin son duruşmada lehe hükümlerin uygulanması talebi ve sanığın da duruşmada işsiz olduğunu beyan etmesi karşısında, ekonomik ve şahsi hali gerekçe gösterilerek TCK 52/4. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanık müdafinin temyiz nedenleri ile tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara