213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3200 Esas 2015/4527 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3200
Karar No: 2015/4527
Karar Tarihi: 16.09.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3200 Esas 2015/4527 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Gölcük 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın temyiz edilmesi sonucu 19. Ceza Dairesi tarafından incelenen dosyada; sanığın 2004'te \"sahte fatura düzenleme\" suçundan verilen mahkumiyet kararı için yedi yıl altı aylık zamanaşımının gerçekleştiği, bu nedenle sanığın temyiz itirazlarının yerinde görüldüğü ve hükümlerin bozulduğu, kamunun davasının düştüğü; 2005 ve 2006 yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen mahkumiyet kararlarının ise suçun maddi konusunun fatura olması ve faturaların Kanunun öngördüğü şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilemeden mahkumiyet kararları verilmesi nedeniyle hükümlerin bozulduğu ve dosyanın hüküm mahkemesine gönderildiği öğrenilmiştir.
Kanun maddeleri: 213 Sayılı Kanun, 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddeleri, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2015/3200 E.  ,  2015/4527 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2011/220520
    MAHKEMESİ : Gölcük 2. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 07/12/2010
    NUMARASI : 2007/41 (E) ve 2010/315 (K)
    SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihlerine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I- ""2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek"" suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik sanığın temyiz itirazının incelenmesinde;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığa yükletilen suç için, Kanun"da öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, suçun oluştuğu 22.12.2004 tarihi itibariyle, temyiz süreci içinde sanık yararına olan 765 sayılı TCK"nın 102/4. ve 104/2. maddelerinde öngörülen yedi yıl altı aylık olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği,
    Anlaşıldığından, sanığın temyiz istemleri bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE,
    II- ""2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek"" suçlarından verilen mahkumiyet kararlarına yönelik sanığın temyiz itirazının incelenmesine gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1 ) Sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, vergi tekniği raporunda faturaların varlığından söz edilmesine rağmen dosya içine
    konulmadığının anlaşılması karşısında; suça konu faturaların onaylı suretleri getirtilip incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığı tespit edilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik kovuşturma ile yetinilerek mahkumiyet kararları verilmesi,
    2) 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, sanık hakkında 1. fıkranın (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesi tarihine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara