213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3050 Esas 2015/4498 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3050
Karar No: 2015/4498
Karar Tarihi: 16.09.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3050 Esas 2015/4498 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/3050 E.  ,  2015/4498 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2011/187433
    MAHKEMESİ : İstanbul 41. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 14/12/2010
    NUMARASI : 2007/531 (E) ve 2010/936 (K)
    SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1- Dosyada mevcut vergi suç raporunda sanığın faaliyetine devam ettiğinin belirtilmesi, defter ve belgelerin ibrazı için çıkartılan yazıların işyeri adresinde babasına tebliğ edilmiş olması sebebiyle tebligat tarihlerinde faaliyetini sürdürdüğü anlaşılan sanığa 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 139/2. maddesinde öngörülen istisnalardan birinin varlığı önceden belirlenmeden yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmadığı cihetle, yüklenen suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    2- Kabule göre ise;
    a) Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesi uyarınca anılan Kanun"un 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
    b) 5237 sayılı TCK"nın 51/7. maddesinde "hükümlünün deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hâkimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin" belirtilmesi karşısında; mahkemece "denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde sanığın ertelenen cezasının tamamen infaz kurumunda çektirilmesine" karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlayacak şekilde hüküm tesisi,
    c) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK"nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmemek suçunda somut bir zarardan söz
    edilemeyeceği dikkate alındığında, sabıkasız olan ve takdiri indirim uygulanıp olumlu kanaat nedeniyle cezası ertelenen sanık hakkında, kişilik özellikleri, sair halleri, duruşmaya yansıyan tutum davranışları ve cezasının ertelenmiş olması gerekçe gösterilerek çelişki oluşturacak şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    d-) Katılan lehine, karar tarihinde yürürlükte bulunun AAÜT"ne göre 1100.00 TL yerine 1000.00 TL maktu vekalet ücretine hükmolunması,
    Kanuna aykırı ve sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara