Esas No: 2015/3046
Karar No: 2015/4496
Karar Tarihi: 16.09.2015
213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3046 Esas 2015/4496 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2011/175652
MAHKEMESİ : Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/03/2011
NUMARASI : 2010/1000 (E) ve 2011/192 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- 2005 ve 2006 takvim yılına ilişkin defter ve belgelerinden envanter defterini vergi incelemesine esas olmak üzere merciine teslim etmediğinden bahisle eylemine uyan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359/a-2 maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılan sanık hakkında düzenlenen vergi inceleme raporlarında somut bir zarara yer verilmediği, ancak defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesinden dolayı, geçmiş dönemlere ilişkin vergi beyanları yeniden hesaplanmak suretiyle, bu vergiler tarh edilerek, bunlara bağlı bir kısım cezalara hükmedildiği, bir başka ifade ile tarh edilen bu vergi ve cezaların eylemden doğan zarar niteliğinde bulunmadıkları anlaşılmaktadır. Şu halde hüküm tarihi itibari ile sabıkasız olan hakkında takdiri indirim uygulanan ve cezası ertelenen sanık hakkında "defter ve belgeleri gizlemek" eylemi nedeniyle CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın meydana geldiğinin kanıtlanamadığı cihetle, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 08.02.2008 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun"un 562. maddesiyle değişik CMK"nın 231. maddesinin zarar giderilmediğinden bahisle uygulanmaması,
2- Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli olmayan hapis cezasının ertelenmesi karşısında, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasının (e) bendinin uygulanmasının takdire bağlı olduğu, (c) bendi yönünden ise sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından fıkra hükmünün uygulanamayacağı ve (a),(b),(d) bentlerinin uygulanmasının zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
3- 5237 sayılı TCK"nın 51/7. maddesinde "hükümlünün deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hâkimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin" belirtilmesi karşısında; mahkemece "denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde sanığın ertelenen cezasının tamamen infaz kurumunda çektirilmesine" karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlayacak şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.