Esas No: 2015/7984
Karar No: 2015/4407
Karar Tarihi: 15.09.2015
5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/7984 Esas 2015/4407 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 7 - 2012/276020
MAHKEMESİ : İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/06/2012
NUMARASI : 2011/333 (E) ve 2012/321 (K)
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesince 14/05/2013 tarih ve 2011/549 Esas- 2013/281 sayılı Karar ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/14098 Esasında kayıtlı dava dosyasının olduğu gibi daha önceden kesinleşen İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 22/03/2012 tarih ve 2011/293 Esas ve 2012/194 Karar sayılı dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında olan İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 18/12/2013 tarih ve 2011/219 Esas ve 2013/719 Karar sayılı, İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 17/01/2013 tarih ve 2011/514 Esas ve 2013/30 Karar sayılı, yine İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 30/10/2012 tarih ve 2011/560 Esas ve 2012/471 Karar sayılı dava dosyaları, İstanbul 4. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 03/05/2012 tarih ve 2011/161 Esas ve 202/315 Karar sayılı dava dosyalarının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosyalar getirtilip incelenerek mümkün olanların birleştirilmesi, kesinleşmiş olanların ise suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi