Esas No: 2015/12224
Karar No: 2015/4404
Karar Tarihi: 15.09.2015
5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/12224 Esas 2015/4404 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 7 - 2013/166570
MAHKEMESİ : İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/03/2013
NUMARASI : 2011/430 (E) ve 2013/159 (K)
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
I-Sanık Y. S. temyizine yönelik yapılan incelemede;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesi uyarınca hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmaya karar verilirken, 53/1-e bendinin zorunlu olarak uygulanması gerektiği ve TCK"nın 53/1-c bendinde belirtilen hakların ise sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar kullanmaktan yoksun bırakılması gerektiği hususlarının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının tebliğnameye aykırı olarak, sanık Y. S. yönünden TCK"nın 53. maddesine ilişkin bölümün hükümden çıkartılarak, hüküm fıkrasına “sanığın 5237 Sayılı TCK"nın 53/1- a, b, d, e bentlerinde belirtilen haklarından aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 53/1-c maddesinde yazılı haklardan ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilmesine,
diğer kişilere yönelik bu hakları bakımından aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” yazılmak suretiyle DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA,
II- Sanık R.. S.. ’un temyizine gelince;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere,bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında olan İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza mahkemesince 25/11/2014 tarih ve 2011/314 esas, 2014/671 karar sayılı dosyası bulunduğu gibi İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza mahkemesince 17/04/2012 tarih ve 2011/220 esas, 2012/250 sayılı karar ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/5807 esasında kayıtlı, İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza mahkemesince 06/02/2012 tarih ve 2011/195 esas,2012/4 sayılı karar ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/5146 esasında kayıtlı, İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza mahkemesince 08/03/2012 tarih ve 2011/381 esas,2012/153 sayılı karar ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/5481 esasında kayıtlı dava dosyalarının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosyalar getirtilip incelenerek mümkün olanların birleştirilmesi, kesinleşmiş olanların ise suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
2- 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesi uyarınca hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmaya karar verilirken, 53/1-e bendinin zorunlu olarak uygulanması gerektiği ve TCK"nın 53/1-c bendinde belirtilen hakların ise sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar kullanmaktan yoksun bırakılması gerektiği hususlarının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.