Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/8136 Esas 2015/4241 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8136
Karar No: 2015/4241
Karar Tarihi: 14.09.2015

Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/8136 Esas 2015/4241 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir marka hakkına tecavüz davasında, başkaca nedenlerin yerinde görülmemesi sonucunda sanık hakkında hüküm açıklanmamasına karar verildi. Ancak, CMK'nın 231. maddesinde yer alan \"suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi\" ve diğer objektif ve subjektif koşulların varlığı halinde, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması mümkündür. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararına göre, zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir. Bu ilkeler çerçevesinde, dosya kapsamından marka hakkının ihlali sonucu meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilemeyecek nitelikte olduğu ve tespit edilmiş bir zararın bulunmadığı gözetilmeden, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. CMK'nın 231/5. madde ve fıkrasına göre, sanık hakkında zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir. 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddesi de bunu düzenleyen maddeler arasındadır.
19. Ceza Dairesi         2015/8136 E.  ,  2015/4241 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 7 - 2012/264249
    MAHKEMESİ : Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 07/04/2011
    NUMARASI : 2011/133 (E) ve 2011/255 (K)
    SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve subjektif koşulların varlığı halinde, CMK"nın 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı yasanın 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir."denilmektedir.
    Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan katılanın tespit edilmiş bir zararı bulunmadığı gözetilmeden, mahkemece "zararın karşılanmadığı" gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara