11. Hukuk Dairesi 2020/895 E. , 2020/5810 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce bozmaya uyularak verilen 26.11.2019 tarih ve 2019/429- 2019/995 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında 24.07.2006 tarihinde “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi (İHDS)” akdedildiğini, anılan sözleşmenin üçüncü kişilerin hak iddialarını düzenleyen 7. maddesinde dağıtım faaliyetinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen iş ve işlemlerden kaynaklanan sorumluluğun dönemsel olarak paylaştırıldığını, anılan sözleşmeden önce dağıtım faaliyetlerinin davalı tarafından yürütüldüğü sırada açılan Silvan Asliye Hukuk Mahkemesi"nde görülen kamulaştırmasız el atma davası sonucunda verilen karara istinaden davacı tarafından ödeme yapıldığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydı ile 194.841,01 TL"nın ödeme tarihi 25.02.2011"den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı şirketin özelleştirilmesinin hisse satışı suretiyle gerçekleştirildiğini ve İHDS hükümleri uyarınca müvekkilinden talepte bulunulamayacağını, davacı tarafından düzenlenen devre esas bilanço ile geçmişe yönelik borç ve alacak işlemlerinin kesinleştirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak, bozma ilamı doğrultusunda Silvan Tapu Sicil Müdürlüğü"ne müzekkere yazıldığı, verilen cevabi yazıya göre Silvan Asliye Hukuk Mahkemesi kararının infazı için herhangi bir başvuru olmadığının bildirildiğinin görüldüğü, davalı TEDAŞ adına herhangi bir tescil kaydı olmadığından davacının dava dışı şahıslara ödemiş olduğu bedeli davalı TEDAŞ"tan isteyemeyeceği gerekçesiyle, davaının reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.