19. Ceza Dairesi 2015/10648 E. , 2015/4163 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : KYB - 2015/156749
Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma suçundan sanık R.. K..’nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 85/1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/11/2012 tarihli ve 2008/490 esas, 2012/252 sayılı kararının Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 30/09/2014 tarihli ve 2013/28041 esas, 2014/19086 karar sayılı ilamıyla onanarak kesinleşmesini müteakip, sanık müdafiinin 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 17/2. maddesi gereğince infazın 6 ay süreyle ertelenmesi talebinin reddine ilişkin İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığının 30/12/2014 tarihli ve 2014/7832 ilamat sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulüne dair İskenderun İnfaz Hâkimliğinin 31/12/2014 tarihli ve 2014/941 esas, 2014/943 karar sayılı kararına karşı İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan itirazın kabulü ile İskenderun İnfaz Hâkimliğinin anılan kararının kaldırılmasına ilişkin İskenderun 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/01/2015 tarihli ve 2015/4 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 21/04/2015 gün ve 27383 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/06/2015 gün ve KYB.2015-156749 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Her ne kadar benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 04/07/2013 tarihli ve 2013/9303 esas, 2013/20061 sayılı kararında da belirtildiği üzere, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un "Hükümlünün istemiyle infazın Ertelenmesi" başlıklı 17. maddesi erteleme ve infaza ara verme konusunda karar verme yönünden infazı yürüten Cumhuriyet Başsavcılığına takdir hakkı tanımış olup, infazı yürüten Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından infazın ertelenmesi yönündeki istem hakkında verilen olumlu veya olumsuz karara karşı yasa yolu öngörülmediğinden söz konusu kararın kesin olduğu belirtilmiş ise de,
Anılan Yargıtay ilamında geçen "infazı yürüten Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından infazın ertelenmesi yönündeki istem hakkında verilen olumlu veya olumsuz karar" şeklindeki ifadenin, sadece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından takdir hakkının kullanılarak infazın ertelenip ertelenmeyeceği yönündeki iradesi için geçerli olacağı şeklinde yorumlanması gerektiği, bunun dışında Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından infazın ertelenmesi talebi konusunda yapılan usuli eksiklikler ile infazın ertelenip ertelenmeyeceği yönündeki irade dışındaki iş/işlemlerin yasa yoluna tabi olmadığı şeklindeki bir yorumun telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurmasının kaçınılmaz olduğu, Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanununun "Hükümlünün istemiyle infazın Ertelenmesi" başlıklı 17. maddesi kapsamında infazın ertelenip ertelenmeyeceğinin takdir edilmesi dışındaki usuli iş/işlemlerin 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanununun 4. maddesi gereğince şikâyete tabi olması gerektiği değerlendirildiğinde,
Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 39/4. maddesine göre, son günün tatile rastlaması halinde, sürenin tatilin ertesi günü biteceğinin belirtilmesi
karşısında, hükümlü hakkında İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığınca çıkartılan 04/12/2014 tarihli çağrı kağıdının, 17/12/2014 tarihinde hükümlüye tebliğ edildiği, 10 günlük infazın ertelenmesi talep süresinin son gününün 27/12/2014 Cumartesi gününe rastlaması sebebiyle, hükümlü müdafii tarafından 29/12/2014 tarihli dilekçe ile İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan infazın ertelenmesi talebinin reddine ilişkin İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığının 30/12/2014 tarihli ve 2014/7832 ilamat sayılı kararına karşı sanık müdafii tarafından yapılan itirazın kabulüne ve talebin esastan incelenerek değerlendirilmesi için İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine ilişkin İskenderun İnfaz Hâkimliğinin 31/12/2014 tarihli ve 2014/941 esas, 2014/943 sayılı kararının sonucu bakımından hukuka uygun olduğu gözetilerek itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, İskenderun 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/01/2015 tarihli ve 2015/4 değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309/4. maddesi uyarınca BOZULMASINA, hükmün infazına başlanmış ise İNFAZIN DURDURULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yapılmasına, 10/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.