Esas No: 2015/3132
Karar No: 2015/4123
Karar Tarihi: 09.09.2015
213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3132 Esas 2015/4123 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2011/167739
MAHKEMESİ : Manisa 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07/02/2011
NUMARASI : 2010/823 (E) ve 2011/71 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Sanığın defter ve belgeleri gizlemek suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz itirazının incelenmesinde:
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5560 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 231/12. madde fıkrası uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı itiraz yasa yoluna başvurulması mümkün olup, kararın temyizi olanaklı bulunmadığı ve itiraz merciince de gereği yerine getirildiğinden dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2- Sahte fatura düzenlemek suçundan ayrı ayrı kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, vergi tekniği raporunda sanığın 2008 yılında 15 cilt irsaliyeli fatura bastırdığının belirtilmesi karşısında;
Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi için; varsa fatura asılları ya da onaylı suretlerinin getirtilmesi, temin edilebilenlerin incelenmesi, faturaların mevcut olmadığının yada kanunda öngörülen şekil şartlarını taşımadığının tespiti halinde beyannameye fatura eklenmesinin zorunlu olmaması nedeniyle sanığın gerçeğe aykırı beyanname vermesi şeklinde gerçekleşen eyleminin özel usulsüzlük cezasını gerektireceği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yetinilerek müsnet suçtan mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Sahte fatura kullanmak ve sahte fatura düzenlemek suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, kamu davasının, vergi suçu raporu ve mütaalaya aykırı olarak "sahte fatura kullanmak" suçundan açıldığı da gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken dava konusu yapılmayan sahte fatura düzenlemek suçundan hüküm kurulması,
3- Kabule göre de ise;
Faturaların farklı zamanda düzenlenip düzenlenmediği araştırılıp farklı zamanlarda düzenlediğinin tespiti halinde TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi
Kanuna aykırı ve sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.