6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/1179 Esas 2015/3939 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1179
Karar No: 2015/3939
Karar Tarihi: 08.09.2015

6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/1179 Esas 2015/3939 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/1179 E.  ,  2015/3939 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 3 - 2013/167879
    MAHKEMESİ : Savaştepe(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 28/02/2013
    NUMARASI : 2010/72 (E) ve 2013/20 (K)
    SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Sanık M.. Ç.. hakkında kozalak toplamaktan verilen idari para cezasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,
    El konulan yediemindeki kozalaklarla ilgili mahallinde her zaman karar alınması mümkün görülmüştür.
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5326 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 20/2-c maddesi uyarınca soruşturma zamanaşımının kabahatlerde üç yıl olarak düzenlendiği ,kabahatin işlendiği 29/07/2009 tarihi ile inceleme gününe kadar üç yılı aşkın bir süre geçmekle idari para cezası verilmesi,
    Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA,bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK"nın 322. maddesi uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasında 6831 sayılı Kanunun 108. maddesi kapsamında belirlenen kabahat eyleminden 5326 sayılı Kanunun 20/2-c maddesi uyarınca zamanaşımı süresi gerçekleştiğinden idari para cezası verilmesine yer olmadığına,
    2- Sanık A.. Ç.. ve M.. Ç.. hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    3- Sanık M.. Ç.. hakkında ağaç kesme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun "da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
    Ancak,
    Avukatlık Asgari Ücret tarifesinde vekalet ücreti, maktu ve nispi olmak üzere belirlenmiştir.
    Maktu vekalet ücreti, davanın konusunun para olmadığı veya para ile ölçülemediği hallerde belirlenen ücret, nisbi vekalet ücret ise davanın konusunun para olması veya para ile ölçülebilir olması halinde bu değer üzerinden belirlenen ücrettir.
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 365/2. maddesinin aksine Ceza Davalarında şahsi hak talebi halinde mahkemece bu hususta da karar verilmesi gerektiği yolunda bir düzenleme bulunmaması, güvenlik tedbiri olan müsaderenin ise davanın konusu olmayıp hükmün sonucu olması ve 6831 sayılı Orman Kanununun 112, 113 ve 114. maddeleri hükümleri karşısında; Davada kendisini vekille temsil ettiren katılan İdare lehine hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrıca müsaderesine karar verilen orman emvallerinin değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine de hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın hüküm fıkrasının 12. bendinde belirtilen “orman emvalinin değeri üzerinden hesaplanan 264 TL nispi olmak üzere toplam 924 TL ücreti vekaletin sanıktan tahsili ile katılan idareye verilmesine “cümlesinin çıkartılarak, tebliğnameye aykırı olarak, DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA, 08/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara