Esas No: 2015/4585
Karar No: 2015/3415
Karar Tarihi: 30.06.2015
5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/4585 Esas 2015/3415 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın işyerinde ele geçirilen CD"lerin konusunda uzman bilirkişiye incelettirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.06.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Muhalefet Şerhi
Sanğın iş yerinde yapılan arama sonucunda 170 adedi film diğerleri oyun CD"si olmak üzere toplam 500 adet kopya eser ele geçmiş, ... A.Ş. ele geçen eserlerden son vampir filmi ile ilgili olarak şikayetçi olmuş, sanık hakkında 5846 sayılı Yasanın 71/1. maddesine aykırılıktan dava açılmıştır.
Yargılama aşamasında sanık atılı suçlamayı kabul etmiş, kopya eserleri iş yerinde satmak amacıyla bulundurduğunu savunmuştur.
Ele geçen CD"lerden toplam 170 CD"nin film eserine konu olduğu anlaşılmış, filimlerin adları ve hak sahipleri liste olarak soruşturma esnasında tespit edilmiş olup, dosya arasında bulunmaktadır.
Sanık, ele geçen kopyaların eser niteliğinde olmadığı veya bu CD"lerin bozuk, boş veya başka şekilde atılı suçun konusu oluşturamayacağına dair bir savunma ileri sürmemiştir. Böyle bir savunma ileri sürülmediğine göre, sanık tarafından satışa sunulan 170 adet CD"nin hepsinin de boş, bozuk, kişiye özel çekimler olabileceğini ihtimal olarak görmek mümkün değildir.
Ceza yargılamasında amaç maddi gerçeğe ulaşmaktır.
Bu amaçla gerektiğinde soruşturma ve kovuşturma aşamasında bilirkişi görüşü alınabilecektir.
Bilirkişi ataması, 5271 sayılı Kanunun 63. maddesinde “Madde 63-(1) Çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına re"sen Cumhuriyet Savcısının, katılanın, vekilinin, şüphelinin veya sanığın, müdafiinin veya kanuni temsilcisinin istemi üzerine karar verilebilir. Ancak hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözülmesi olanaklı konularda bilirkişi dinlenemez. (2) Bilirkişi atanması ve gerekçe gösterilerek sayının birden çok olarak saptanması, hakim veya mahkemeye aittir. Birden çok bilirkişi atamasına ilişkin istemler reddedildiğinde de aynı biçimde karar verilir. (3) Soruşturma evresinde Cumhuriyet Savcısı da bu maddede gösterilen yetkileri kullanabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda sanığın iş yerinde yakalanan kopya CD"lerle ilgili olarak soruşturma aşamasında düzenlenen listeden hak sahiplikleri anlaşılmakta, buna göre, son vampir filmi ile ilgili katılanın hak sahibi olduğu ve hak sahipliği belgelerinin de dosyaya sunulu olduğu görülmektedir. Kopya eserlere bandrol alınması söz konusu olamaz, zira hiç kimsenin kopya eserler için bandrol başvurusunda bulunması düşünülemez, aynı zamanda bandrolün varlığı herkes tarafından gözle tespit edilebilecek bir husustur, listede görülen filimlerin eser niteliğinde olduğu açıktır, CD"lerin çalışıp çalışmadığı, kartonette adı yazılı filmin içeriğinin aynı olup olmadığı hususları istenirse herhangi bir bilgisayardan basit şekilde kontrol edilebileceği gibi, esasen böyle bir itiraz ileri sürülmediğine göre varlığı sabit kabul edilen hususların araştırılması usul ekonomisine aykırı olup gereksizdir.
Anlatılan sebeplerle bandrolsüz kopya ve sinema eseri niteliğinde olduğu açık olan CD"ler üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi davaya yenilik getirmeyecek, davaların seriliği ve ucuzluğu ilkesi zedelenmiş olacağından, dosyada mahkümiyete yeterli deliller bulunmakla, mahkemece verilen hükmün onanmasın gerekirken, yazılı gerekçeyle verilen bozma kararına katılmıyorum.